
Esas No: 2015/3245
Karar No: 2015/4787
Karar Tarihi: 15.04.2015
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/3245 Esas 2015/4787 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/03/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, kişilik haklarının ihlali nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, Türkiye İş Kurumu Tekirdağ İl Müdürlüğü"nün, KPSS puanı sonucuna göre yaptığı sıralamada K.K.K 43. Bakım Merkezi Komutanlığı"na işçi alımı için mülakat, sözlü ve uygulamalı sınava girme hakkını kazandığını, sınav tarihi ve adresi bildiren yazının iadeli taahhütlü olarak 11/11/2010 tarihinde postaya verilmesine rağmen, sınavdan bir gün sonra 30/11/2010 tarihinde kendisine ulaştığını, davalının kusuru nedeniyle sınava giremediğini, sınavı kaçırması nedeniyle telafisi imkansız acılar çektiğini ileri sürerek uğradığı maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının işe girişinin hukuka aykırı olarak engellenmesi veya iş umudunun bu suretle yok edilmesinin kişilik haklarının ihlali kabul edilerek manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa"nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olayda, olayın oluş şekli, gelişim biçimi, davacının mülakat sınavına katılabilmesinin kesin olarak işe gireceği anlamına gelmeyecek oluşu ve yukarıdaki ilkeler nazara alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.