13. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/48786 Karar No: 2016/2505 Karar Tarihi: 02.02.2016
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/48786 Esas 2016/2505 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıdan koltuk takımı satın aldığını, ürünle eve gelen ürün arasında ton farkı olduğunu iddia ederek ayıplı olarak teslim edilen ürünün iadesini ve ödediği bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, ayıp ihbarının zamanında yapılmadığını savunarak davanın reddedilmesini talep etmiştir. Mahkeme davayı kısmen kabul etmiş ve ücretin tahsilini hüküm altına almıştır. Ancak, davalı tarafından temyiz edilen hükmün incelenmesi sonucunda, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle kararın davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. Satıcının ayıplı malı değiştirme, ayıp oranında indirim yapma veya sözleşmeyi feshetme hakkı bulunduğu, tüketici ise ayıplı malle ilgili olarak satıcıya bildirimde bulunma yükümlülüğü olduğu ve bildirimin açık ayıplar için yapılması gerektiği 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesi ve ilgili fıkraları ile belirlenmektedir.
13. Hukuk Dairesi 2014/48786 E. , 2016/2505 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabuulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan koltuk takımı satın aldığını, satın aldığı ürünle eve gelen ürün arasında ton farkı olduğunu, ayıbın davalı yanca da kabul edildiğini iddia ederek ayıplı olarak teslim edilen ürünün davalıya iadesi ile ödediği bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, ayıp ihbarının zamanında yapılmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.359.98 TL ücretin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Eldeki dava ayıplı satış nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkindir. Dosya kapsamından satılan ürün ile teslim edilen ürün arasında ton farkı olduğu ve bunun açık ayıp niteliğinde bulunduğu ihtilafsızdır.4077 sayılı Kanunun 4.maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Burada kastedilen ayıpların açık ayıp olduğunun kabulü gerekir. Kanun koyucu ayıp bildirimi için herhangi bir şekli şartı veya usul belirlememiştir. Mahkemece, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının tanıkla ispatının mümkün olduğu ve tanığın beyanına göre ihbarın süresinde yapıldığı kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, ihbar bildiriminin süresinde yapıldığının tanıkla ispatı mümkün değildir. İhbar, tek taraflı bir hukuki işlemdir. Bir hukuki işlemin tanıkla ispatı mümkün değildir. Ayıp ihbarının zamanında yapıldığını ispat yükü davacı tüketicidedir. Tüketici ihbarın zamanında yapıldığını yazılı bir delille kanıtlamalıdır. Yukarıda açıklanan genel ilkeler ışığında somut olaya bakılacak olursa; davacı koltuk takımını 20.06.2013 tarihinde satın almış olup, tüketici teslimle birlikte ayıbı öğrenmiştir. Servis kayıtlarından ise 03.08.2013 tarihinde davalıya başvurduğu, ihbar süresinin ise 20.07.2013 de dolduğu anlaşılmaktadır. Koltuk takımındaki ayıpları tüketici teslimle birlikte öğrendiği halde ihbarı 30 günlük yasal süre içerisinde yaptığını yazılı bir delille ispatlayamadığından; mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin yanılgılı değerlendirilmesi ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.