Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/6201 Esas 2020/12749 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından ayrı ayrı beraati
Sanık ... hakkında; resmi belgede sahtecilik suçundan beraatine

Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçlarından verilen beraat hükümleri ile sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmü katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."nin serada domates yetiştirmek suretiyle iş yaparak prim ödediği, fiilen çalışmaya devam ettiği halde 12/02/2009 tarihinde sigortalılığın iptali için ilgili sosyal güvenlik kurumuna müracaat ederek sigortalılığını iptal ettirdiği ve böylece resmi bir belge düzenlemeye yetkili sosyal güvenlik kurumuna yalan beyanda bulunduğu ve her iki beyan tarihi arasında prim ödemeyerek devletin zararına sebep olduğu; sanık ..."in ise Korubükü Mahallesi muhtarı olarak görev yaptığı, Muğla Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü"ne yazmış olduğu "sanık ..."un hiç bir gelirinin ve arazisinin bulunmayarak Bağkur"dan silinmesinin muhtarlıkça hiç bir sakıncasının bulunmadığını" belirten 12/02/2009 tarihli gerçeği yansıtmayan belgeyi düzenleyerek sosyal güvenlik kurumuna bildirdiği, sanıkların bu şekilde üzerlerine atılı suçu işledikleri iddia olunan somut olayda;
1) Sanık ... hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan kurulan beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın üzerine atılı resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu yönünden müşteki Sosyal Güvenlik Kurumunun doğrudan zarar gören sıfatının bulunmadığı, bu suç bakımından usule aykırı olarak verilen katılma kararının da hukuken kararı temyiz hakkı vermeyeceği anlaşılmakla; müşteki vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca, REDDİNE,
2)Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların savunması, katılan beyanı, sanık ..."nin çalışmadığını belirttiği döneme ilişkin çalıştığını gösterir herhangi bir somut delilinin bulunmaması, sanık ... adına tapu kayıtlarında herhangi bir taşınmaz kaydına rastlanılmaması, sanık ..."ye ait olduğu iddia edilen arazinin ise hazineye ait olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde sanıkların atılı suçlardan mahkumiyetlerine yeterli kesin, inandırıcı ve her türlü kuşkudan arındırılmış delil elde edilemediği gerekçesine dayanan mahkemenin beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin sanıkların üzerine atılı suçu işlediğine ve cezalandırılmaları gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 22.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.