15. Ceza Dairesi Esas No: 2020/9497 Karar No: 2020/12746 Karar Tarihi: 22.12.2020
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/9497 Esas 2020/12746 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından mahkumiyet hükümleriyle karşı karşıya kalmıştır. Ancak sanığın sorgusu yapılmadan hüküm kurulması, susma hakkının yanlış bir şekilde yorumlanması nedeniyle kanuna aykırı olduğu belirtilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun da dikkate aldığı üzere, fiilin suç oluşturmaması ya da yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması durumları hariç olmak üzere mahkumiyet hükümlerinde sanığın savunması alınmadan hüküm kurulamayacağı ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak, TCK 158/1-f-son, 52 ve TCK 204/1 maddeleri ile CMK 193/2 ve 5271 sayılı CMK'nın 193. maddesi belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi 2020/9497 E. , 2020/12746 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : TCK 158/1-f-son, 52, TCK 204/1 maddeleri gereği mahkumiyet
Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 25.03.2014 tarih ve 2013/12-74-2014/140 E-K sayılı ilamı ile istikrarlı diğer kararlarında da vurgulandığı üzere; ceza yargılanmasında sanığın sorgusu yapılmadan hüküm kurulabileceğine ilişkin kuralın, fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi her hangi bir araştırmayı gerektirmeyen bir durumun varlığı halinde, başka bir deyişle derhal beraat kararı verilmesi ile sınırlı olarak uygulanabileceği,mahkumiyet hükümlerinde ise sanığın savunması alınmadan hüküm kurulamayacağı ancak, yerel mahkemece sanığın yakalama ile alınan beyanında ‘’Ben savunmamı kendi seçtiğim müdafiim ile birlikte esas mahkemesinde yapacağım, burada savunma yapmak istemiyorum, savunmamı delillerimi esas mahkemesine bildireceğim’’ yönündeki savunma içermeyen beyanına yanlış anlam yüklenerek susma hakkını kullanmış olarak kabul edilmek sureti ile CMK 193/2 maddesi gözetilerek sanığın savunması alınmaksızın sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nın 193. maddesine yanlış anlam verilerek sanığın sorgusu yapılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.