Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/41074 Esas 2016/2493 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/41074
Karar No: 2016/2493
Karar Tarihi: 02.02.2016

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/41074 Esas 2016/2493 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/41074 E.  ,  2016/2493 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığını bu kredi nedeniyle dosya masrafı vb. isimler adı altında 3.800,00 TL kesinti yapıldığını ileri sürerek yapılan bu kesintinin kesinti tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazının reddi gerekir.
    2-Davacı, kredi nedeniyle haksız kesinti yapıldığını ileri sürerek 3.800,00 TL’nin kesinti tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne 3.800,00 TL’nin kesinti tarihi olan 06.03.2008 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar vermiştir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 117. Maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Muaccel hale gelmiş bir borçtan dolayı alacaklının herhangi bir ihtarı yok ise anılan yasa maddesi uyarınca faize ancak dava tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekir. Dava konusu olayda davacı, dava konusu miktarın ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü iddia ve ispat edememiştir. Bu itibarla hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması zorunludur. O halde mahkemece hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne varki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeni bir yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7. maddesi gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca hüküm fıkrasının birinci bendinin hükümden çıkarılarak yerine “Davacının davasının kabulü ile 3.800,00TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.