Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4491 Esas 2019/1694 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4491
Karar No: 2019/1694
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4491 Esas 2019/1694 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, bonoya dayalı takip başlatan davalıya, borcu olmadığı gerekçesiyle menfi tespit davası açmıştır. Davalı ise bononun tam unsurlara sahip olduğunu, zaman aşımına uğramadığını ve teminat senedi olduğunu savunmuştur. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş ancak davacı vekili tarafından istinaf başvurusu yapılmıştır. Bölge adliye mahkemesi, davacının iddialarını usulüne uygun delillerle ispat edemediği gerekçesiyle istinaf talebini reddetmiş ve karar temyiz edilmiştir. Mahkeme, davacı vekilinin temyiz itirazlarını reddederek, ilk derece mahkemesinin kararını onaylamıştır.
Kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu'nun 39. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2017/4491 E.  ,  2019/1694 K.

    "İçtihat Metni"

    19. HUKUK DAİRESİ
    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davası hakkında ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen davanın reddine yönelik 18.10.2016 gün, 2015/969 E.-2016/742 K. sayılı hükmün istinaf kanun yolu incelemesi sonunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararın davacı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının davacı aleyhine bonoya dayalı takip başlattığını, takibe konu bononun taraflar arasındaki ticari ilişkinin teminatı olarak, unsurları eksik bir şekilde davalıya verildiğini, ancak teminat konusu ticari ilişkinin gerçekleşmediğini, teminat olarak davalıya verilen bononun iade edilmediğini, boş kısımlarının sonradan doldurulduğunu, ayrıca senedin kambiyo vasfını taşımadığını, zamanaşımına uğradığını iddia ederek takibe konu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu bononun unsurlarının tam olduğunu, zamanaşımına uğramadığını, aldatma iddiasının TBK. m. 39 uyarınca 1 yıllık sürede ileri sürülmediğini, senedin teminat senedi olduğu iddiasının doğru olmadığını, ceza soruşturması sonucunda takipsizlik kararı verildiğini, kararın kesinleştiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, takip konusu bononun unsurlarının tam olduğu, üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, senedin teminat senedi olduğu, boş olarak verildiği, sonradan miktar hanesi ile diğer kısımlarının doldurulduğu iddiasının usulüne uygun delillerle ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacının iddialarını usulüne uygun delillerle ispat edemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 26.05.2017 gün, 2017/366 E.-2017/1820 sayılı hükmünün ONANMASINA, dosyanın ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, Dairemiz ilamından bir örneğin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.