14. Ceza Dairesi Esas No: 2016/9172 Karar No: 2017/74 Karar Tarihi: 11.01.2017
Nitelikli cinsel saldırı - kişiyi hürriyetinden - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/9172 Esas 2017/74 Karar Sayılı İlamı
14. Ceza Dairesi 2016/9172 E. , 2017/74 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkûmiyet
İlk derece mahkemesince verilip kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin sanık müdafii tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 28.12.2016 Çarşamba saat 13:30"a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti. Belli günde Hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde oturum açıldı. Yapılan tebligat üzerine ibraz ettiği yetki belgesine dayanarak sanık ... adına gelen Av.... huzura alınarak duruşmaya başlandı. Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu. Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi. Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi. Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti. Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 18.01.2017 Çarşamba günü saat 13:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi. Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu. Mağdurenin aşamalarda değişen anlatımları, sanığın kovuşturma evresinde mağdurenin rızasıyla cinsel ilişkiye girdiği şeklindeki savunması, mağdurenin olay anında iradesini ortadan kaldıracak ve mukavemetine mani olacak düzeyde uyuşturucu madde etkisinde olduğunu gösteren somut bir tespitin bulunmaması, olaydan kısa süre sonra alınan 18.08.2014 tarihli doktor raporunda vücutta herhangi bir darp cebir izine rastlanılmadığının bildirilmesi, mağdure ile sanığın daha önce karı koca gibi birlikte yaşayıp müşterek çocukları bulunduğunun anlaşılması ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın eylem tarihinde yirmiki yaşında olan mağdureyle rızası dışında cinsel ilişkiye girip hürriyetinden yoksun bıraktığını kabule yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek atılı suçlardan beraatine karar verilmesi yerine oluşa uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde mahkûmiyetine hükmedilmesi, Kabul ve uygulamaya göre de; Olay anında mağdurenin beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak düzeyde uyuşturucu madde etkisi altında bulunduğunu gösteren doktor raporunun bulunmaması, mağdurenin kovuşturma evresinde uyuşturucu madde kullanmadığını belirtmesi, sanığın uyuşturucu madde kullanılmadığı yönündeki savunması ve tüm dosya kapsamı gözetildiğinde atılı suçlardan mahkûmiyet hükümleri kurulurken koşulları oluşmadığı halde TCK"nın 102/3-a ve 109/3-f. maddelerinin uygulanması suretiyle cezaların fazla tayini, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunması bu itibarla yerinde görüldüğünden, kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 11.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 11.01.2017 tarihinde verilen işbu karar 18.01.2017 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.