Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/11000 Esas 2018/1930 Karar Sayılı İlamı

Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1- Sanığın savunmasında suç konusu uyuşturucu maddenin kime ait olduğunu bilmediğini, suçlamayı kabul etmediğini belirtmesi ve 26.03.2010 tarihli olay tutanağını da imzalamaması karşısında; olay tutanağında imzası olan tutanak düzenleyicilerden vicdani kanı oluşturacak sayıdaki görevlilerin tanık olarak dinlenmesi, ele geçirilen uyuşturucu maddenin sanığın yer göstermesi sonucu bulunup bulunmadığının sorulması, ayrıca sanıkla birlikte yargılanan diğer sanıklar ... ve ...’un soruşturma aşamasındaki beyanları ile kovuşturma aşamasındaki beyanları arasındaki çelişkinin giderilmediği dikkate alınarak bu sanıkların yeniden dinlenilerek çelişkinin giderilmeye çalışılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması;
2- 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine göre, tebligatın bilinen en son adrese yapılması gerekir. 11/05/2010 tarihinde sanığın birlikte oturduğu dedesine tebliğ edilen iddianame ekli duruşma davetiyesinin tebliğ memuru tarafından tespit edilen 1637 Sokak No:77 Karşıyaka/İzmir adresine tebliğ edildiği, İzmir Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü’nün çağrı yazısını tebliğe çıkardığı tarihte sanığın adres kayıt sisteminde bulunan adresinin ‘‘...’ olduğu ancak 07/03/2012 tarihli celsede alınan savunmasında 77 numarada oturduğunu 37 numarada oturmadığını, çağrı yazısının eline bu nedenle ulaşmadığını beyan etmesi ve mahkemenin yazısı üzerine ... Muhtarlığı’nın cevabi yazısında çağrı yazısının tebliğ edildiği tarihte sanığın oturduğu adrese ilişkin tereddütün giderilememesi karşısında sanığın çağrı yazısının tebliğ edildiği tarihte hangi adreste oturduğunun etraflıca araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi yerine eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 26.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.