5. Hukuk Dairesi 2020/10020 E. , 2020/10867 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Menfi tespit istemine ilişkin olarak açılan davada ... 14. Asliye Hukuk ile ... 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
... 14. Asliye Hukuk Mahkemesince, HMKK"nun 7. maddesindeki genel yetki kuralları gereği yetkili mahkeme genel hükümlere göre davalının yerleşim yeri olan İstanbul Mahkemeleri olmakla birlikte ayrıca takibe başlanıldıktan sonra menfi tespit davası açılmışsa takibin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu, bu hususta yetki itirazında bulunulurken seçimlik hakkın bulunduğu, takibin ... 7. İcra Müdürlüğü"nde başlatılmış olup yetki itirazında ... Mahkemeleri belirtilmekle menfi tespit davasına dayanak takibin yapıldığı ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili mahkeme olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, HMK"nun 6/1. maddesinde "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir" hükmü ile aynı kanunun 10. maddesinde "sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir" düzenlemeleri bulunduğu ve somut olayda davacı ... ve ... Kozmetik Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında 29/06/2007 tarihinde satış temsilcisi kayıt formu imzalandığı, sözleşmenin ifa yerinin ... ili olduğu, davacının ikametgahının ..., davalının ikametgahının İstanbul ili olduğu, HMK"da menfi tespit davalarına ilişkin özel bir yetki kuralının bulunmadığı, menfi tespit davasına dayanak icra takibinin ..."da başlatılmış olmasının ... Mahkemelerini yetkili hale getirmeyeceği gerekçeleriyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir. Bu madde hükmüne göre menfi tespit ve istirdat davaları ile ilgili yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin değildir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalıya geçer.
Somut olayda sözleşmenin ifa yerinin ... ili olduğu, dolayısı ile davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davacı davayı sözleşmenin ifa yeri olan ... ilinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre davanın ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nun 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 07/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.