6. Ceza Dairesi 2013/30701 E. , 2016/4307 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Oluş ve dosya içeriğine göre; Yakınan ... aşamalardaki beyanlarında "Olay tarihinde tanık ... ile evde oturdukları sırada kapının çaldığını, kapıyı açtığında bir erkek şahsın dairesinin karşısında bulunan muhasebeciyi sorduğunu, bilmediğini söyleyip kapıyı kapatacağı sırada şahsın kapıya yüklendiğini, kendisini itekleyip çeriye girince kendisinin de dışarı kaçtığını, dışarıda bekleyen başka bir şahsın ağzını kapatıp omuzlarından tuttuğunu, bu sırada kendisinin de onun elini ısırdığını, tanık ... imdat diye bağırınca sanıkların kaçtıklarını, evi kontrol ettiğinde salon da sehpa üzerinde duran eski model bir SAMSUNG marka cep telefonunun alındığını gördüğünü” söylediği,
Sanık ..."in soruşturma aşamasında yakınanın evine gitmediğini söylemesine rağmen mahkemede yakınan ile evinde cinsel ilişkiye girdiğini, bu sırada cebindeki paraların olmadığını görünce yakınan ile tartıştıklarını, yakınanın parmağını ısırdığını, telefonunu almadığını savunduğu,
Tanık ..."in Emniyette alınan beyanında “Arkadaşı ..."nin evine çay içmeye gittiğini, kapının çaldığını, ..."nin kapıyı açtığını, 30 yaşlarında bir erkek şahsı içeri aldığını, 20 dk ayakta konuştuklarını, sonra tartıştıklarını, kavga ettiklerini, sanığın kendisinin bulunduğu odaya girdiğini, sağı solu karıştırdığını, imdat diye bağrınca sanığın evden çıktığını” söylediği halde savcılıkta ve mahkemede “Olay tarihinde yakınan ..."nin evinin kapısı çalınca yakınanın kapıyı açtığını, açar açmaz kapı önünde bir erkek şahıs ile tartışmaya başladığını, daha sonra şahısın salona gelip sağı solu karıştırmaya başladığını, kendisininde pencereyi açıp imdat diye bağırınca şahsın kaçtığını, kapıdan nasıl girdiğini görmediğini” beyan ettiği,
Yakınanın evinden alınan kan örneğinin sanığa ait olduğunun tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; iddia, savunma ve tanık beyanları dikkate alındığında, iddia ve savunmalara göre sanık ..."in hukuki durumunun belirlenmesi gerekmektedir.
Hal böyle olunca;
1-)Tanık ..."in beyanları arasındaki çelişki giderilmeden, yakınanın yağmalandığını iddia ettiği telefonun suç tarihinden sonra kim tarafından kullanıldığı Telekominikasyon İletişim Başkanlığından sorulup sonucuna göre sanık tarafından kullanılıp kullanılmadığı, kullanan kişi veya kişilerin sanık ile irtibatının ne olduğu belirlenmeden, eksik soruşturma ile yetinilip, yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-) Kabule göre de;
a-) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinde değişiklik yapıldığından yeniden takdiri lüzumu,
b-) TC. Anayasa’sının 90.maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239.maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanın ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.