Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/2702 Esas 2020/10858 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2702
Karar No: 2020/10858
Karar Tarihi: 07.12.2020

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/2702 Esas 2020/10858 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2020/2702 E.  ,  2020/10858 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 4. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/131 E. - 2018/147 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
    İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Aşağıda açıklanan gerekçelerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Oltu Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının incelenmesinde;
    Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki ... İlçesi, ... Mahallesi, ... ada ... parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi yöntem itibariyle yasa hükümlerine uygundur.
    Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
    Gerekçeli kararının hüküm fıkrasının; 7 nolu bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına,
    Hükmün böylece HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONAMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.