Dini İnanç ve Duygularının İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/29400 Esas 2020/12714 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/29400
Karar No: 2020/12714
Karar Tarihi: 21.12.2020

Dini İnanç ve Duygularının İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/29400 Esas 2020/12714 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, internet üzerinden kendisini medyum olarak tanıtarak, dini ve metafizik bilgisinin olduğunu söyleyerek, katılanlara büyü yapılıp yapılmadığını söyleyeceğini vaat ederek ve karşılığında para talep ederek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemiş. Sanığın kendi adına bir internet sitesi olduğu ve bu site aracılığıyla katılanların kendisine ulaştığı belirlenmiştir. Mahkeme sanığın suçu işlediğini sabit görerek, TCK'nın 158/1-a-son, 43/1, 62, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak yapılan incelemede sanığın suçu, bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu olarak değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır ki bunun sonucu olarak hapis cezası yerine para cezası verilmesi gerektiği belirlenmiştir. Bu nedenle hükümler, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMUŞ, ancak yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkralarındaki \"TCK 50. madde\" ibaresinin çıkarılıp yerine \"TCK 52/2.\" ibaresinin eklenmesi suretiyle hüküm DÜZELTİLEREK ONANMIŞTIR. Kanun maddeleri ise şunlardır: T
15. Ceza Dairesi         2017/29400 E.  ,  2020/12714 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dini İnanç ve Duygularının İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK’nın 158/1-a-son,43/1,62,52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Katılanların bir takım ruhsal sıkıntılar yaşadıkları, internet ortamında araştırma yaparken kendisini medyun olarak tanıtan www. ....com adlı internet sitesinin sahibi olan sanığa ulaştıkları ve görüşmeye başladıkları, sanığın dini ve metafizik bilgisinin olduğu, katılanların üzerinde büyü bulunup bunu çözebileceğini vaat ettiği, bunun karşılığında da katılanların değişik zaman aralıkları ile toplamda 2000 TL yi sanığa gönderdikleri böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, katılan beyanı, banka kayıtları, İnternet reklam çıktısı ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanığın, kendi adına İnternet sitesinin olduğu bu İnternet sitesi aracılığı ile katılanların sanığa ulaşması karşısında, sanığın eyleminin TCK’nın 158/1-f, son maddesi kapsamında “ bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek 158/1-a maddesi gereğince hüküm kurularak eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİ, ancak;
    Doğrudan tayin olunan adli para cezasının 1 gününün 20 TL"den hesabı sırasında uygulama maddesi olan TCK 52/2. maddesi yerine aynı kanunun 50. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nun 232/6 madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"un 322. maddesi gereğince hüküm fıkralarındaki hükümdeki " TCK 50. madde" ibaresinin çıkarılıp yerine gelmek üzere "TCK 52/2." ibaresinin eklenmesi, suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.