Hukuk Genel Kurulu 2014/175 E. , 2015/1760 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesi
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2013/610-2013/788
Taraflar arasındaki “ maddi ve manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.10.2011 tarihli ve 2010/1459 E. 2011/1003 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2 . Hukuk Dairesinin 15.04.2013 gün ve 2013/7130 E. 2013/10690 K sayılı ilamı ile;
(...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının tüm, davalı kocanın aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı koca tamamen kusurlu kabul edilmiş ise de, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden tarafların karşılıklı olarak birbirlerine şiddet uyguladıkları, birbirlerini aşağılayıp hakaret ettikleri anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken davalı kocanın tamamen kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak, Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddeleri koşulları oluşmadığı halde davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
3- Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk yararına boşanma hükmünün kesinleştiği 30.12.2011 tarihinden geçerli olmak üzere iştirak nafakası takdiri gerekirken karar tarihi olan 27.11.2010"dan geçerli olmak üzere iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
4-Davalı koca tarafından 07.03.2012 tarihinde Küçükçekmece 3. Aile Mahkemesinde yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması istemiyle açılan davada, tarafların sulh olması üzerine "davacı kadın yararına Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesinin 2010/1459 esas ve 2011/1003 karar sayılı dosyasında takdir olunan yoksulluk nafakasının Ekim 2013 tarihinden itibaren kaldırılmasına, iştirak nafakasının devamına" karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Açıklanan sebeplerle davacı kadın yararına iş bu dosyada hükmedilen yoksulluk nafakası hakkında yeniden karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir... )
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece bozma ilamının, 2 numaralı bendi yönünden önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 16.09.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.