Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2014/845
Karar No: 2015/1741
Karar Tarihi: 24.06.2014

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/845 Esas 2015/1741 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara 8. Aile Mahkemesi 2013/1695-2014/95 numaralı kararında, davalı kadının ortak konuta başka bir erkek aldığı ve zina yaptığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, TMK m. 161 gereği karşılıklı boşanma talebi reddedilmiş ve başvurucu koca lehine tazminat verilmiştir. Ancak, mahkemece bozma kararı verilmiştir çünkü: (a) önceki kararda değerlendirilmeyen deliller değerlendirilmiş ve boşanma gerekçesi değiştirilmiştir; (b) Mahkeme, bozma öncesi zina sebebiyle açılan boşanma davasına olumlu ya da olumsuz bir karar vermemiş ve bozma sonrası zina nedeniyle açılan dava reddedilmiştir. Bu nedenle, Hukuk Genel Kurulu, kararın düzeltmesi gerektiğine karar vermiştir ve dosyanın 2. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Detaylı kanun maddeleri: TMK m. 161 (zina sebebiyle boşanma), TMK m. 166/1-2 (boşanma hükümleri).
Hukuk Genel Kurulu         2014/845 E.  ,  2015/1741 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 8. Aile Mahkemesi
    TARİHİ : 30/01/2014
    NUMARASI : 2013/1695-2014/95

    Taraflar arasındaki “ karşılıklı boşanma” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 8. Aile Mahkemesince asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine dair verilen 13.07.2012 gün ve 2010/1645E, 2012/1067 K. sayılı kararın incelenmesinin davacı-davalı koca ve davalı-davacı kadın tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 08.04.2013 gün ve 2012/22151 E, 2013/9689 K. sayılı ilamı ile;
    ( ...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (kadın)"ın tüm, davacı-davalı (koca)"nın ise lehine hükmedilen tazminatların miktarlarına yönelik temyiz itirazları yersizdir.
    2- Davacı-davalı (koca)"nın diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarına gelince:
    a) Davalı-davacı (kadın)"ın, 05.12.2010 günü ortak konuta erkek aldığı, aynı gece saat 22.00’de evde bu kişiyle birlikte yakalandığı, bu şahsın tuvalette gizlenmiş halde bulunduğu, bu olay öncesinde de bu şahısla muhtelif tarihlerde çok sayıda görüşmesinin olduğu, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Kadının, yalnızken geceleyin bir başka erkeği ortak konuta alması, zinanın varlığına delalet eder. Bu bakımdan zina kanıtlanmıştır. Tarafların “zina” (TMK m. 161) sebebiyle boşanmalarına karar verilmesi gerekirken, boşanma kararının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayandırılması doğru bulunmamıştır.
    b) Tarafların ortak çocuğu Kerem, 13.09.2007 doğumlu olup, altı yaşındadır. Yargılama sırasında velayeti dava süresince anneye bırakıldığı ve baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulduğu halde, annenin kişisel ilişkiyi sürekli olarak engellediği, bu yönde yapılan icra takibine karşın, babanın çocuğunu göremediği dosya kapsamından ve icra takibine ilişkin evraktan anlaşılmaktadır. Baba yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller de bulunmamaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında velayetin davacı-davalı (baba)"ya bırakılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır... )
    gerekçesiyle karar verilerek dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı-davalı Cüneyt Kayadan vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Asıl dava zina ve evlilik birliğinin sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise evlilik birliğinin sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davasıdır.
    Mahkemece birleşen davanın reddi, asıl davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1-2 maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş; taraf vekillerinin temyizi üzerine karar yukarıda başlık bölümünde belirtilen nedenlerle bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    Direnme kararını davacı-davalı koca vekili temyiz etmiştir.
    Hukuk Genel Kurulunda bozma sonrası Yerel Mahkemece kurulan hükmün gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı, dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulunca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu ön sorun olarak tartışılıp, değerlendirilmiştir.
    Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme, bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli, gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 429. maddesi). Eş söyleyişle; mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek, dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olguyu değiştirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.
    Somut olayda ise; Yerel Mahkemece, bozma öncesi davacı-davalı kocanın TMK 161.maddesine uyarınca zina hukuksal sebebine dayalı olarak açtığı boşanma davası hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği halde bozma sonrası “zina nedeniyle açılan davanın reddine” şekilde karar verilmiş, önceki kararda değerlendirilmeyen deliller değerlendirilmiş ve boşanma davasının kabul gerekçesi değiştirilmiştir.
    Bu durumda, mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı, yeni hüküm niteliğinde olduğu duraksamadan uzaktır.
    Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir.
    SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle davacı-davalı Cüneyt Kayadan vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 2.HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi