Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/3186 Esas 2016/8697 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3186
Karar No: 2016/8697
Karar Tarihi: 11.05.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/3186 Esas 2016/8697 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, 3 senetin imzasının kendisine ait olmadığı iddiasıyla menfi tespit davası açmıştır. İlk mahkeme davanın reddine karar vermiş, ancak davacının temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Ancak, davalı vekili tarafından yapılan karar düzeltme talebi kabul edilerek, ilk mahkeme hükmü onanmıştır. Kararın gerekçesi, davacının borcu kabul ettiği icra tutanağına rağmen senetlerdeki imzayı inkarının çelişkili davranışta bulunma yasağına aykırı olduğu ve bu nedenle menfi tespit davasının dinlenemeyeceği üzerine kurulmuştur. Kararda, hüküm altına alınan kanun maddeleri 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi ve HUMK'un 438/son maddesidir.
19. Hukuk Dairesi         2016/3186 E.  ,  2016/8697 K.
"İçtihat Metni"


ESAS NO : ....
KARAR NO :....

Y A R G I T A Y İ L A M I
Davacı ..... vek. Av. ..... ile davalı ..... vek. Av. ..... arasında görülen dava hakkında ..... Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 16/07/2014 gün ve ....E. - .... K. sayılı hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 09/11/2015 gün ve .... E. - .... K. sayılı ilamına karşı davalı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi ile Dairemizin 09.11.2015 günlü kararı ile bozulmuş olup, anılan bu karara karşı davalı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine yeniden yapılan inceleme sonucunda;
Dava, icra takibine konu 3 adet senetteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının verilen kesin süreye rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Yargılama sırasında alınan 23.05.2014 tarihli bilirkişi raporu ile dava konusu senetlerdeki imzanın davacı borçluya ait olmadığı saptanmış ise de, davacı-borçlu, icra müdürlüğünce düzenlenen, 29.11.2010 tarihli tutanak ile takibe konu borcu kabul ve ödeme taahhüdünde bulunmuştur. Davacının borcu kabul beyanının yer aldığı tutanak, borçluya ödeme emrinin tebliğinden sonra düzenlenmiş olup somut olayda ihtiyati hacizlerde olduğu gibi icra tehdidi ve manevi baskıdan söz edilemez. Bir başka anlatımla borcu kabul eden davacının daha sonra kabul ettiği borçla ilgili senetlerdeki imzayı inkar ederek menfi tespit davası açması çelişkili davranışta bulunma yasağına aykırı olduğundan dinlenemez. Bu durumda mahkemece "davacının 29.11.2010 tarihli icra tutanağı ile borcu kabul ettiği ve borcun kabulünden sonra senetlerdeki imzanın inkar edilmesinin çelişkili davranışta bulunma yasağına aykırı olduğu" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken "davacının verilen kesin süreye rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, iddiasını ispatlayamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi yerinde değil ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün gerekçesi düzeltilerek onanması gerekirken, ilamda yazılı gerekçelerle bozulduğu anlaşıldığından davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 09.11.2015 tarihli .... Esas, .... Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK"un 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek yukarıda belirtilen gerekçeyle düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, davalının yatırdığı karar düzeltme harcının istek halinde iadesine, 11/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.