Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/2914 Esas 2016/8695 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2914
Karar No: 2016/8695
Karar Tarihi: 11.05.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/2914 Esas 2016/8695 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Taraflar arasında bir üye işyeri sözleşmesi yapılmış ve pos cihazı verilmiştir. Chargeback kuralı gereği bankaya ödenen harcamalara yapılan itirazlar nedeniyle ihtiyati haciz isteyen tarafın, karşı tarafın borçlu olduğunu düşünmesi üzerine dava açılmıştır. Mahkeme alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmediği gerekçesiyle talebi reddetmiştir. Ancak ihtiyati haciz isteyen tarafın temyizi üzerine Yargıtay, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının ihtiyati haciz isteyebileceğini belirtip mahkemenin kararını bozmuştur. Kanun maddeleri olarak İcra ve İflâs Kanunu'nun 257/1 ve 258/1 maddeleri ifade edilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/2914 E.  ,  2016/8695 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    İ.

    Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin yapılan incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati haciz isteyen vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    İhtiyati haciz isteyen vekili, taraflar arasında üye işyeri sözleşmesi akdedildiğini ve karşı tarafa pos cihazı verildiğini, karşı tarafa pos cihazından kredi kartı ile yapılan ve bankaca ödenen harcamalara gelen itirazlar nedeniyle chargeback kuralı gereğince bankanın kart hamillerine ödediği miktardan karşı tarafın sorumlu olduğunu, karşı tarafın mallarını kaçıracağının haricen öğrenildiğini belirterek, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği, İİK"nun 257/1. maddesindeki koşulların oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, hüküm ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İcra ve İflâs Kanunu’nun 258/I hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin “alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Öte yandan, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için “alacağın yargılamayı gerektirmemesi” şeklinde bir koşul da kanunda öngörülmemiştir. Aksine, ihtiyati hacze konu her alacağın, kural olarak İİK’nın 264’üncü maddesi kapsamında itirazın kaldırılmasına veya itirazın iptali davasına ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davasına konu olması kanunda öngörülen bir olasılıktır.
    İcra ve İflâs Kanunu"nun 257’nci maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz isteyebilir. Somut olayda ihtiyati haciz isteyen ... A.Ş. ile ...arasında üye işyeri sözleşmesinden kaynaklanan hesaba yönelik 13.05.2015 tarihinde ihtarname gönderilmiştir. Bu durumda mahkemece, ihtiyati haciz koşullarının varlığı gözetilerek ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    .

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.