Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4779
Karar No: 2016/2256
Karar Tarihi: 01.02.2016

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/4779 Esas 2016/2256 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/4779 E.  ,  2016/2256 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı vekili avukat ..."un gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının kardeşi olduğunu, murisleri olan annesinin davalıya verdiği vekaletle murise ait taşınmazın murisin sağlığında 1.240.000 TL bedelle satılmasına rağmen davalının satış parasını murise vermediğini, murisin ısrarı üzerine bu satış bedelinden kendisinin hissesine düşen miktar olan 625.000 TL yerine 247.500 TL ödeme yaptığını kalan bedelin ödenmediğini, bakiye alacağının davalıdan tahsili amacıyla icra takibi yaptığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, murisin verdiği vekaletle dava konusu taşınmazı 1.240.000 TL bedelle satarak, bu satış bedelinden bir kısmın murisin isteği üzerine kendisine ait hesapta bırakılarak, bakiye kısmı murisin mirasçılarına dağıttığını ve murisin sağlık harcamalarında kullanıldığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tarafların ortak murisine ait taşınmazın, muris tarafından davalıya verilen vekalet yetkisi kullanılarak yapılan satışı nedeniyle, satış bedelinden davacı hissesine düşen kısmın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir
    Davalı ile davacının murisi arasındaki ilişki vekalet sözleşmesine dayanmakta olup, vekalet sözleşmesinin en önemli unsurları arasında; vekilin talimata uygun hareket etme borcu, özen borcu ve hesap verme borcu gelmektedir. Vekil, vekalet verenin kendisine verdiği görevi özen ve sadakatle ifa etmek yükümlülüğü altındadır. Öte yandan, müvekkilin talebi üzerine, yapmış olduğu işin hesabını vermekle, her ne nam ile olursa olsun, almış olduğu şeyi müvekkile tediye etmekle yükümlüdür. (B.K.md. 392/1) Vekilin hesap verme yükümlülüğüne, üçüncü kişilerden aldığı değerler öncelikle dahildir. Belirtilen yükümlülüklere aykırı davranılması halinde vekilin, müvekkile karşı, onun bu yüzden uğradığı zararı tazmin yükümlülüğünün ortaya çıkacağı da çok açıktır.
    Bu ilke ve kurallar ışığında somut olaya bakıldığında davalının kendisine verilen vekalete dayalı olarak murise ait taşınmazları üçüncü kişiye sattığı sabit olup, bu husus davalının da kabulündedir. Davalı savunmasında taşınmazların satış bedelinin bir kısmını murise ödediğini, bir kısım satış bedelininde murisin onayı ile kendisine bırakıldığını, kendisinin murisin sağlık harcamalarında kullandığını savunmuştur. Taraflar iddia ve savunmalarını yasal delillerle ispatla yükümlüdür. Bu kapsamda davalı savunmasına konu hususları taraflar arasındaki akrabalık derecesi nedeniyle tanık dahil her türlü delille ispat edebileceği kabul edilmelidir. Dosya kapsamı itibariyle mahkemece bu yönde her hangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazın satış bedelinin 1.240.000 TL olduğuna ilişkin taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığının anlaşılmasına göre, mahkemece dava konusu taşınmaza ilişkin satış bedelinin hangi tarihte murise ödendiği ve bu satış bedelinden murisin hangi sağlık harcamalarının ne zaman ve hangi belgelere dayalı olarak yapıldığı, bu bedeller dışında kalan kısmın muris tarafından davacıya verildiğine dair davalıya ispat imkanı tanınarak, bu kapsamda sunulacak deliller ve davacının ibraz edeceği karşı deliller değerlendirilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hatalı değerlendirmeye ve eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün kararı temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 1350,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 25,20 TL harcın istek halinde iadesine, 01/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi