MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanıklar hakkında mağdurlar ...,... ile ..."a yönelik eylemleri nedeniyle dolandırıcılık suçundan,TCK"nın 37/1 maddesi delaletiyle TCK"nın 157/1,52/2-4,53 ve 63 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet (3 kez)
3-Sanık ......hakkında mağdurlar ...,...,...,... ve ..."na yönelik eylemleri nedeniyle dolandırıcılık suçundan,TCK"nın 157/1,52/2-4,53 ve 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet (5 kez)
3-Sanıklar hakkında özel belgede sahtecilik suçundan, TCK"nın 207/1,43/1,53 ve 63 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet

Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından, sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıkların, olay tarihlerinde kendilerini "SPK uzmanı, Ukrayna ülkesinde faaliyet gösteren Eximbank isimli Bankanın Türkiye temsilcisi ve yurtdışından kredi sağlayan bir firma temsilcisi" olarak tanıttıkları, bu şekilde finans ihtiyacı duyan şahıs ve şirketlerin kendileri ile irtibat kurduklarında "Credit Suisse Flexible Acumlation Co Ltd" olarak belirttikleri bir firmadan bahisle dünya çapında yüksek sermaye ve girişimleri bulunan bu şirketin Türkiye"de de kredi sağladığına yönelik kimi bilgileri müşterilerine mail yolu ile gönderdikleri, sanıkların kendilerini yurt dışından yüklü miktarda kredi temin eden bir firmanın temsilcisi olarak tanıtıp buna ilişkin sahte belgeler kullandıkları, mağdurların değişik tarihlerde bağlantı kurarak kredi talebinde bulunmalarının ardından sanıklar tarafından ekspertiz ücreti adı altında istenen paraları ödemelerini sağlayarak haksız menfaat elde ettikleri, bu suretle sanıkların dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Sanıkların, kendilerini "kamu görevlisi, banka ve kredi kurumunun çalışanı" olarak tanıttıklarının iddia edilmesi karşısında, sanıklara isnat edilen eylemin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 21/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.