Esas No: 2014/57
Karar No: 2015/1716
Karar Tarihi: 19.06.2015
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/57 Esas 2015/1716 Karar Sayılı İlamı
- ALACAK DAVASI
- TEMİNAT BEDELİNİN İADESİ
- SAĞLIK HİZMETLERİ SÖZLEŞMESİ
- SÖZLEŞMENİN İHLALİ
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 20.Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne dair verilen 01.11.2011 gün ve 2010/575 E.-2011/400 K. sayılı kararın incelenmesinin davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 19.06.2012 gün ve 2012/1390 E.-2012/16032K. sayılı ilamı ile;
(...Davacı, davalı tarafından, 2006 yılı Sağlık Hizmetleri Sözleşmesi"ne istinaden kuruma ismi bildirilmeyen bir hekimin tedavide istihdam edildiği, davalı kuruma bildirilen tedavi formlarını ise ismi kuruma daha önce bildirilen bir hekimin imzalamış olduğu gerekçe gösterilerek, davalıya verilmiş olunan 140.000,00TL"lik teminat mektubunun nakde çevrildiğini, bu işlemin haksız ve sözleşmeye aykırı olduğunu, bu nedenlerle 09.05.2008 tarihinde nakde çevrilmiş bulunan teminat mektubu bedeli 140.000,00TL"nin nakde çevrildiği tarihten itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının 2006 yılı SSK Sağlık Hizmetleri Sözleşmesi"ne aykırı hareket ettiğini ve yapılan işlemin mevzuata uygun olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalı idare tarafından 140.000,00TL"lik teminat mektubunun nakde çevrilmesinin haksız olduğundan ancak taraflar arasında yürürlükte olan sözleşme gereğince kesilen 10.000,00 TL"lik cezanın mahsubuyla bakiye 130.000,00 TL"nin davacı şirkete iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan husus; sözleşme kapsamında sağlık hizmeti veren davacı şirketin teminat mektubunun nakte dönüştürülmesinin usule uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı idare tarafından nakte çevrilen teminat mektubu taraflar arasında düzenlenen 2006 tarihli sözleşme için verilmiş bulunmaktadır. Her ne kadar bu sözleşmenin süresinin bitiminden sonra taraflar arasında 2007 ve devamında 2008 tarihli sözleşmeler imzalanmış ve bu sözleşmelerde teminat mektubunun nakde çevrilmesi hususunda herhangi bir düzenlenme mevcut değil ise de, davacının kuruma ismi bildirilmeyen bir hekimi tedavide istihdam etmesi eyleminin 2006 yılı içinde olması ve bu nedenle 2006 yılı sözleşmesini ihlal etmesi, teminat mektubunun da 2006 yılı sözleşmesi kapsamında verilmiş olması nedeniyle teminatın nakde çevrilmesi sözleşmeye uygun olup, davalı kurum tarafından yapılan işlemde yanlışlık bulunmazken, aksine değerlendirmeler ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...)
gerekçesi ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan sonra ve dosyadaki kağıtlar okunulduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, sözleşme kapsamında sağlık hizmeti veren davacı şirketin teminat mektubunun usulsüz nakde dönüştürüldüğü iddiası ile açtığı teminat bedelinin iadesine ilişkin alacak davasıdır.
Davacı vekili, davalı tarafından 2006 yılı Sağlık Hizmetleri Sözleşmesine istinaden " Kuruma ismi bildirilmeyen bir hekimin tedavide istihdam edildiği, davalı kuruma bildirilen tedavi formlarını ise ismi kuruma daha önce bildirilen başka bir hekimin imzalamış olduğu gerekçe gösterilerek müvekkili tarafından davalıya verilmiş bulunan 140.000TL " lik teminat mektubunun nakde çevrildiğini, ayrıca davalı ile diyaliz merkezi arasındaki sözleşmenin feshine ve merkezden 4 yıl süre ile sağlık hizmeti alınmamasına karar verilerek durumun müvekkiline tebliğ edildiğini, kuruma ismi bildirilen hekimin mazereti nedeniyle part-time olarak kliniklerinde çalışan bir doktorun tedavi seansına katıldığını sadece iki hastanın tedavi plan değişikliği isimli tıbbi amaçlı ve tamamen diyaliz merkezinin iç bünyesine dair formları imzaladığını,bu hastalara ait davalı kuruma kesilen fatura ekinde bulunan Aylık Diyaliz Formunu ise diyaliz seansı esnasında mazereti bulunan ancak kuruma bildirimi yapılmış olan hekim tarafından sadece seansın gerçekleştirilmiş olduğunun tevsiki amacıyla imzalandığını, kurumun bunu yanlış yorumladığını, bir an için işlemin kusurlu olduğu düşünülse dahi dava konusu olayda teminat mektubunun nakde çevrildiği tarihte taraflar arasındaki mevcut sözleşmenin 3.1.9.1 maddesindeki " Sağlık kurumunda / kuruluşunda görevli sözleşmeye esas hekim/hekimlerin sözleşme öncesi kuruma bildirilerek Medula sistemine kaydedilir.Kayıtlı olmayan hekimin yaptığı işlemlerin kayıtlı hekim üzerinden fatura edilmesi halinde bu işlem bedelleri ödenmez ve bu sözleşmenin ( 5.1.10) numaralı maddesine göre işlem yapılır" hükmü gereği 5.1.10 maddesindeki 10.000 TL para cezasının uygulanması gerektiği, davalı kurumun " sözleşmenin iptali" ve " 4 yıl süre ile sağlık hizmeti satın almama" şeklindeki müeyyideleri uygulamadığını, 2007 yılında müvekkil şirket ile tekrar sözleşme imzalandığını ve haksız olarak 09.05.2008 tarihinde teminat mektubunu nakde çevirdiğini belirterek, haksız ve sözleşmeye aykırı olarak nakde çevrilmiş bulunan teminat mektubu bedeli 140.000TL"nın nakde çevrildiği tarihten itibaren reeskont faizi haddi üzerinden faizi ile birlikte ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 2006 yılı SSK Sağlık Hizmetleri Sözleşmesi"ne aykırı hareket ettiğini ve yapılan işlemin mevzuata uygun olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davalı idare tarafından nakte çevrilen 06.06.2006 tarih 022906000146 nolu teminat mektubu taraflar arasında düzenlenen 2006 tarihli sözleşme için verildiği, bu sözleşmenin yürürlükten kalktığı, daha sonra taraflar arasında 2007 ve devamında 2008 tarihli sözleşmelerin imzalandığı, nakte çevrilen teminat mektubunun teminat altına aldığı riskin 2006 yılı sözleşmesine ilişkin olup, bu sözleşmenin 31.12.2006 tarihinde sona erdiği, sözleşme sona erdikten sonra bu sözleşmeyi teminat altına alınan teminat mektubunun geçerliliğini kaybedeceğinin açık olduğu, bu anlamda davalı idare tarafından 140.000,00 TL " lik teminat mektubunun nakte çevrilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ancak taraflar arasında yürürlükte olan sözleşmenin 5.1.2 maddesi gereğince kesilen 10.000,00 TL " lik cezanın davacının da kabulü doğrultusunda düşülmesi sonucu haksız yere nakte çevrilen 130.000,00 TL " nin davacı şirkete iadesi yönünde hüküm kurulmuş, davanın kısmen kabulü ile, 130.000,00 TL "nin 09.05.2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacı şirkete ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Özel dairece hüküm yukarıda başlık bölümünde açıklanan gerekçe ile bozulmuş, yerel mahkeme ilk kararında direnmiştir.
Direnme hükmü davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, sözleşme kapsamında sağlık hizmeti veren davacı şirketin teminat mektubunun nakte çevrilmesinin usule uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı şirket, diyaliz merkezi işletmekte olup davacı ile davalı arasındaki 2006 tarihli Sağlık Hizmetleri Sözleşmesine göre; davacı diyaliz merkezi ile İzmir SSK Sağlık İşleri İl Müdürlüğü (devredilen) arasında 28.08.2006 tarihinde imzalanan sözleşmenin süresi başlangıç tarihinden itibaren 31.12.2006 tarihine kadar olup, sözleşmenin 9.1 maddesine göre bu sürenin bitim tarihinden en az 30 gün önce taraflardan biri iadeli taahhütlü bir yazı ile fesh-i ihbar talebinde bulunulmadığı taktirde sözleşmenin aynı koşullarda 1 (bir) yıl daha uzatılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır. 2007 sözleşmesi ise 15.06.2007 ile 31.12.2007 tarihleri arasında geçerli olup devamında da taraflar arasında 2008 tarihli sözleşme imzalanmıştır. 2006tarihli sözleşmenin 4.26 maddesinde “Bu sözleşmenin tarafı olan Merkez, sözleşmenin yürütümü süresince, sözleşmenin 3.maddesinde tanımlı kimselere uygulanan muayene, tetkik ve tedaviler sonucu düzenlenen faturaların Kurum tarafından yapılacak denetiminde veya ödemeyi yapan ünitenin teftişi sonucu fazla tahakkuk yapılarak ödeme yapıldığının, hak sahibi olmayan kimselerin tetkik ve/veya tedavilerinin yapıldığının veya buna benzer durumların saptanması hallerinde ya da sözleşme şartlarına uymamaktan kaynaklanan Kurum zararının teminat altına alınmasını teminen, sözleşme düzenlenmesinden önce, Madde 8: Sözleşme Kapsamı"nda yer alan başlıklardan Merkez tarafından kabul edilen başlıklara ilişkin olarak. EK-l"de yer alan "Sözleşme Başlıklarına İlişkin Özel İdari, Teknik ve Tıbbi Hükümler" kapsamında belirtilen teminat tutarında, Kurumca tespit edilecek Bankalara ait teminat mektubu (süresiz) vermeyi kabul ve taahhüt eder. Kurum uygun gördüğünde teminat miktarlarını arttırma hakkını saklı tutar. Merkezin verdiği teminat mektubu haciz olunamaz, üzerine ihtiyati tedbir konulamaz. Teminatla ilgili diğer hususlarda SSK Alım-Satım İşlemleri Yönetmeliği hükümleri uygulanır.” hükmü ve 5.1.2 maddesinde de “ Merkez Kuruma gerçeğe aykırı beyanda bulunamaz. Gerçeğe aykırı beyanda bulunulduğunun tespiti halinde genel hükümlere göre yapılacak diğer mali ve hukuki yaptırımların yanında ,uyarıya, ihtara, protesto keşidesine, bir aylık süreye ve sair kanuni prosedüre ihtiyaç olmaksızın Kurum sözleşmeyi derhal fesheder. Bu sözleşmenin Madde 4.27 hükmüne göre Merkezden alınmış olan teminat miktarı Kuruma gelir olarak kaydedilir. Gelir kaydedilen kesin teminat Merkezin Kuruma olan borcuna karşılık olarak mahsup edilemez. Sözleşmesi fesih edilen Merkezden 4 yıl süre ile sağlık hizmeti/hizmetleri alımı yapılmaz.” düzenlemesi mevcuttur.
Davalı kurumca, kuruma ismi bildirilmeyen bir hekimin tedavi de istihdam edilmesi ve bu hekim tarafından yapılan işlemlerin kuruma ismi bildirilen hekimler üzerinden fatura edilmesi sebebiyle 2006 yılı sözleşmesinin 5.1.2 maddesine göre sözleşme feshedilmiş ve teminat mektubu nakde çevrilmiştir. Davalı idare tarafından nakte çevrilen teminat mektubu taraflar arasında düzenlenen 2006 tarihli sözleşme için süresiz olarak verilmiştir. Davacının 2006 tarihli sözleşmesinin 5.1.2. maddesine aykırı olarak kuruma ismi bildirilmeyen bir hekimi tedavi de istihdam etmesi ve bu hekim tarafından yapılan işlemleri kuruma ismi bildirilen hekimler üzerinden fatura etmesi eyleminin 2006 yılı içerisinde gerçekleşmesi ve 2006 yılı sözleşmesini ihlal etmesi, bu durumda teminat mektubu ile garanti altına alınan riskin gerçekleşmesi nedeniyle teminatın nakde çevrilmesi sözleşmeye uygundur.
O halde Özel Daire bozma ilamına uyulması gerekirken yerel mahkemece önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Görüşmeler sırasında azınlıkta kalan bir kısım üyeler davacının fiilin 2006 yılı sözleşmesinin 5.1.2. maddesi uyarınca teminat mektubunun nakde çevrilmesini gerektirdiği ancak davalı kurumun sözleşmenin feshi hakkındaki 03.04.2008 tarih ve 13623 sayılı yazısında sözleşmenin feshini bildirildikten sonra “…Diğer taraftan Kurumumuzla 15.06.2007 tarihinden geçerli olmak üzere merkeziniz ile imzalanan "Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Kurumundan/Kuruluşundan Sağlık Hizmet Satın Alma Sözleşmesi" nin 6.10. maddesi "Bu sözleşmenin imzalanmasından önce, herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen Kurumlarca sözleşmesi feshedilen sağlık kurumunun/kuruluşunun yazılı talebi halinde, Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil/fiiller için bu sözleşmenin (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır.
Bu sözleşmenin imzalandığı tarihten önce karşılanmakla birlikte, kontrolleri Kurum tarafından bu sözleşmenin imzalandığı tarihten sonra yapılan ya da kontrolleri yapılmış olmakla birlikte fesih ile ilgili işlemleri henüz tamamlanmamış olan durumlarda, yukarıda sayılan feshe ilişkin fiillerin tespiti halinde Kurumca bu fiillerin işlendiği tarihte geçerli olan sözleşme hükümleri uygulanır. Ancak sağlık kurumunun/kuruluşunun yazılı talebi üzerine, Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil/fiiller için bu sözleşmenin (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır "kapsamında Müdürlüğümüze yazılı olarak başvurulması halinde durumun "Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Kurumundan/Kuruluşundan Sağlık Hizmet Satın Alma Sözleşmesinin (5) ve (6) numaralı maddeleri doğrultusunda değerlendirilebileceği” şeklindeki beyanının icap niteliğinden olduğunu, davacının bu icabı kabul ettiği, icap ve kabul ile taraflar arasında 2007 yılı sözleşmesinin (5) ve (6) numaralı maddelerinin uygulanması konusunda mutabakat oluştuğu, bu nedenle somut olayda 2007 yılı sözleşmesinin 5.1.2 ve 5.1.10 maddesi uyarınca 10.000 TL cezai şarta ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği, yerel mahkeme kararının bu hususa ilişkin gerekçesine ilave yapılmak suretiyle onanması gerektiği yönünde görüş bildirmiş iseler de bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
Açıklanan nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma ilamında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 19.06.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞIOY
Davadaki istem, taraflar arasındaki 2006 yılı Sağlık Hizmetleri Sözleşmesinin davacı tarafından ihlali nedeniyle nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin davacıya iadesine ilişkindir. 2006 yılına ilişkin sözleşmenin davacı tarafından ihlal edilmiş olduğu ve bunun karşılığında davacı-nın o yıl için vermiş bulunduğu teminat mektubunun davalı idare tarafından nakde çevrilme koşullarının oluştuğu sabittir.
Ancak, dosyadaki belgelerden de açıkça anlaşıldığı üzere, söz konusu müeyyidenin uygulanma koşullarının oluşmasından sonra davalı idarenin İzmir Sağlık İşleri İl Müdürlüğü"nce düzenlenen ve davacıya gönderilen 3.4.2008 tarihli yazıda, açıkça, yine taraflar arasında imzalanan 15.6.2007 tarihli sözleşmesinin 6.10. maddesi dayanak kılınarak 2006 yılı sözleşmesindeki teminat mektubunun nakde çevrilmesi ile ilgili müeyyide yerine 2007 yılı için cari sözleşmenin 5. ve 6. maddelerinde belirtilen müeyyidelerin uygulanabileceği, bunun için davacının yazılı başvuruda bulunması gerektiği konusunda icapta bulunulmuş, davacı yanın da 3.4.2008 tarihli başvurusu ile 2007 yılı sözleşmesinin 5 ve 6. maddelerinin uygulanmasına dair kabul beyanının davalı idareye ulaştığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, tarafların özgür iradesiyle ve henüz teminat mektubu nakde çevrilmeden önce, 2006 yılı sözleşmesindeki teminat mektubunun irad kaydedilmesine dair hükmün değiştirilmiş olduğu, bunun yerine 2007 sözleşmesindeki para cezalarının ikame edildiği açık ve sabittir. Nitekim mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda da aynı hususa temas edilmiş, söz konusu 5. ve 6. maddeler hükmü çerçevesinde davacının kabul ettiği para cezaları düşüldükten sonra kalan bakiye teminat mektubu bedelinin davacıya iadesi gerektiği mütalaa edilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme direnme kararı sonucu itibariyle yerinde olmakla, yukarda belirtilen değişik gerekçe ile onanması gerektiği görüşünde olduğumuzdan, HGK çoğunluğunun bozma yönündeki kanaatine katılamıyoruz.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.