Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/7378
Karar No: 2012/1375

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2011/7378 Esas 2012/1375 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, taşınmaz üzerindeki muhtesatın aidiyetini istemiştir. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş fakat Yargıtay bunun yanlış olduğunu belirtmiştir. Yapılan işlemler mevcut muhtesatın daha kullanılır hale gelmesini sağlamakla birlikte yeni bir muhtesat meydana getirmemektedir. İyileştirici nitelikteki bu giderleri yapan maliklerin koşullarının varlığı halinde bu giderlerin paylarına düşen kısmını diğer maliklerinden isteyebileceği veya eda nitelikli bir alacak davası açabileceği belirtilmektedir. Davacıların binanın yapımındaki katkılarının babalarına karşı ahlaki bir görevin ifası niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. Ancak bu görev muhtesatın davacılara ait olduğu sonucunu doğurmamaktadır. Bu nedenle mahkemece davanın tümüyle reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Kanun Maddeleri: B.K. 61 ve onu izleyen maddeler, sebepsiz zenginleşme kuralları.
7. Hukuk Dairesi         2011/7378 E.  ,  2012/1375 K.

    "İçtihat Metni"

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı Y... Y...ve B... K...tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

    Dava, taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın  aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.

    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosyada toplanan delillere ve yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir.

    Taşınmaz üzerinde daha önce mevcut bulunan bir muhtesata yeni bölümler ilave edilmesi, muhdesatın tamamlanması veya mevcut muhtesatın bakım ve onarımının yaptırılması yeni bir muhtesat meydana getirme niteliğinde olmayıp mevcut muhtesatın daha kullanılır hale gelmesini, bir başka deyişle muhtesattan sağlanacak faydanın artmasını sağlayan işlerdir. Bu işlerin yapılması için harcanan giderler de muhtesatın değerini  artıran faydalı ve zorunlu giderlerdendir. İyileştirici nitelikteki bu giderleri tek başına karşılayan taşınmaz malik ya da maliklerinin koşullarının varlığı halinde bu giderlerden paylarına düşen kısmını B.K."nun 61 ve onu izleyen maddeleri hükmüne ve sebepsiz zenginleşme kurallarına göre açacağı eda nitelikli bir alacak davası ile taşınmazın diğer maliklerinden isteyebileceği kuşkusuzdur. İyileştirme giderlerini yapan taşınmaz malik ya da maliklerinin taşınmazın ortaklığının giderilerek satılması ve muhtesattan yararlanmalarının son bulması ile istenebilir hale gelecek bu giderler için eda nitelikli alacak davası açma hakkı mevcut iken önceden açacağı bir dava ile iyileştirme giderlerinin tespitini istemekte hukuki yararı bulunduğundan da söz edilemez.    

    Somut olaya gelince, dosya içeriğinden toplanan delillerden dava konusu 309 ada 60 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bodrumlu zemin kattan oluşan kahvehane ve berber dükkanı olarak kullanılan bina niteliğindeki muhdesatın miras bırakanın sağlığında mevcut olduğu, davacı tarafından yirmi yıl kadar önce onarım yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Muhdesatın miras bırakanın sağlığında mevcut olduğu gözetildiğinde, davacı S... Y... tarafından sonradan yapıldığı öne sürülen işlerin faydalı ve zorunlu iş, yapılan giderlerinde binadan elde edilen faydanın artırılmasını sağlamaya yönelik iyileştirme gideri olduğunun kabulü ile davacı S... Y..."ın bu binaya yönelik isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.

    Öte yandan, tapuda kayıtlı ve ortaklığın giderilmesi davasına konu olduğu belirlenen 309 ada 61 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan  iki bodrum, zemin ve üzeri üç katlı bina niteliğindeki muhtesatın ise miras bırakanın sağlığında davacılar ve murisin gelirleri ile muris nam ve hesabına yapıldığı, binanın yapımı sırasında davacı Mustafa"nın babasına ait otobüs yazıhanesinde çalıştığı, davacı S…"ın ise babasına ait tarlaları ve ahırı işlettiği, davacı ve babalarının birlikte oturdukları, gelirlerinin bir olduğu gözetildiğinde davacıların binanın yapımındaki katkılarının babalarına karşı ahlaki bir görevin ifası niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Böyle bir görevin ifası muhtesatın davacılara ait olduğu sonucunu doğurmaz.

    Hal böyle olunca mahkemece davanın tümüyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, dava Y… Y… ve B… K…"nün temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgililerine iadesine, 01.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi