9. Hukuk Dairesi 2014/26258 E. , 2016/2331 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Taraflar arasındaki, fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle reddine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 02.02.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına kimse gelmedi. Karşı taraf adına avukat ... geldi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, fazla çalışma karşılıklarının ödenmediğini iddia ederek fazla çalışma ücret alacağının tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın reddine karar vermiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Somut uyuşmazlıkta; fazla çalışma yaptığını iddia eden davacı işçi, iddiasının ispatını tanık delili yanında işyeri kayıtlarına dayandırmıştır.
Delil listesinde, davalı... düzenlemeleri gereği tüm giriş ve çıkış kayıtlarının tutulduğunu ve bu kayıtların düzenli olarak anılan Kurula gönderildiği açıklaması yapılarak hem davalı ...dan hem de ...’dan giriş ve çıkış kayıtlarının celbi talep edilmiştir.
Yargılama safhasında davacı vekili tarafından, 1 nolu celsede iddianın ispatında işyeri kayıtlarına dayanıldığı belirtilmiş, 7 ve 8 nolu celselerde de sözkonusu kayıtların davalı ... tutulduğunu, ancak ibraz edilmediğini, yeniden müzekkere yazılarak celbinin talep edildiği görülmüştür.
6100 sayılı HMK.’nın 219. maddesi taraflara kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmeleri zorunluluğunu getirmiştir. Aynı maddeyi takip eden 220. maddesinde ise belgeyi ibraz etmeme halinde ne tür bir işlem yapılacağı belirtilmiştir. Buna göre;
“(1) İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir.
(2) Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir.
(3) Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir”. hükümlerine yer verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nda kayıt tutma yükümlülüğü genellikle işverene verilmiştir. Bordro tanzimi, mesai saatleri düzenleme, yıllık ücretli izin defteri tutma, çalışma belgesi verme gibi işçi alacakları konusunda işveren kayıtlarına dayandığında, bu kayıtları tutma zorunluluğu olan işverenin bu belgeleri mahkemeye ibraz etme zorunluluğu vardır. İşverenin ibraz etmemesi halinde ise 6100 sayılı HMK’nın 220. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekir.
Öncelikle, davalı işyerinde işyeri giriş ve çıkış kayıtlarının tutulup tutulmadığının açıklığa kavuşturulması, bunun için de gerekirse BDDK dahil işyerine yazı yazılması, şayet bu kayıtların tutulduğunun saptanması halinde Mahkemenin davalı işverene elinde bulunan kayıtları kesin süre içinde ibraz etmemesi halinde HMK’nın 220. maddesi hükmünün 2. ve 3. Fıkralarına göre işlem yapılacağını ihtar edip buna göre kesin süre içinde kayıtlar ibraz edilmezse anılan hükmün 2 ve 3 fıkralarına göre işlem tesisi ile sonuca gitmesi gerekir.
Ayrıca, davacı fazla çalışmanın ispatı için vpn bağlantıları dahil bir kısım kayıtlar dosyaya ibraz etmiş olup, hükme esas alınan raporda bu kayıtlar açıklığa kavuşturulmamıştır. “Hakimin davanın aydınlatma ödevi” gereği davacı tarafça sunulan bu kayıtların uyuşmazlığın çözümünde etkili olup olmadığının tereddüde mahal verilmeksizin ortaya konulması gereklidir.
Eksik inceleme ve usul hükümlerine aykırı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 02.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.