13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/29411 Karar No: 2016/2151 Karar Tarihi: 28.01.2016
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/29411 Esas 2016/2151 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/29411 E. , 2016/2151 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının banka hesabına değişik tarihlerde ve değişik miktarlarda olmak üzere toplam 21.009,00 TL para yatırdığını, davalıdan defalarca geri ödemesini istemesine rağmen davalının ödemediğini, tahsili için icra takibinde bulunduğunu, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının yatırmış olduğu paraların dava dışı ..."e gönderildiğini ve kendisine ait kredi kartı ile ... tarafından çekilip kullanıldığını, gönderiye ilişkin banka dekontlarında da gönderilen paranın neden gönderildiğinin belirtilmediğini, davacıya borcu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile itirazın iptaline ve asıl alacak üzerinden hesaplanan % 20 oranında inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalıya karz ilişkisine dayalı olarak vermiş olduğu paranın geri ödenmemesi üzerine başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiş, davalı ise, davacının yatırmış olduğu paraların dava dışı ..."e gönderildiğini ve kendisine ait kredi kartı ile ... tarafından çekilip kullanıldığını, davacıdan borç para almadığını savunmuştur. Davalının bu savunması gerekçeli inkar niteliğindedir. Kural olarak havale borç ödeme vasıtasıdır. Davaya dayanak yapılan havale makbuzlarında da paranın borç olarak gönderildiğine dair açıklama bulunmamaktadır. Bütün bu olgular gözetildiğinde davacı karz ilişkisini yasal delillerle ispatlamak zorundadır. Mahkemece, ispat külfetinin davacı yanda olduğu gözetilmek suretiyle tarafların tüm delilleri toplanıp, birlikte değerlendirilmek suretiyle ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile ispat külfetinin davalı yanda olduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 359,00 TL harcın istek halinde iadesine, 28/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.