Hırsızlık - iftira - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/16932 Esas 2018/5517 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/16932
Karar No: 2018/5517
Karar Tarihi: 11.04.2018

Hırsızlık - iftira - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/16932 Esas 2018/5517 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi         2016/16932 E.  ,  2018/5517 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, iftira
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanıklar ... ile ..."in yine birden fazla ilamının tekerrüre esas alındığı hükümde gösterilmiş ise de, en ağır cezayı içeren ilamının infaz aşamasında tekerrüre esas alınması mümkün görüldüğünden bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar ve suçu sürüklenen çocuk ... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Kovuşturma evresinde farklı yargı çevresi içerisinde bulunan Kırşehir Kapalı E Tipi Cezaevinde başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanık ..."ya duruşmadan vareste tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan yokluğunda yargılamaya devamla hüküm açıklanmak suretiyle CMK"nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
    Kabule göre:
    2-...’a ait telefon kablolarının kamu malı niteliğinde olduğu gözetilmeden TCK’nın 142/1-a maddesi yerine hatalı değerlendirme ile 142/1-e maddesi uyarınca uygulama yapılması,
    3-Dosya kapsamında toplanan tüm deliller birlikte incelendiğinde hırsızlık suçunun tamamlandığı, gerekçeli kararda da suçun tamamlandığının belirtildiği halde, hüküm kısmında 5237 sayılı TCK"nın 35. maddesinin uygulanması suretiyle kararda çelişki yaratılmış olması,
    4-Suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde 18 yaşını tamamlamamış olması ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmediğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi gereğince, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının aynı Kanunun 50/1. maddesinde öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
    5-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    6-5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiilere ödenen ücretlerin, dosyadaki bilgilerden düzenli mali geliri bulunmadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuğa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
    7-Sanıklar hakkında ortak yapılan yargılama giderlerinin paylarına düşen miktarlar da ayrı ayrı alınması yerine, yazılı şekilde tahsil şeklinin gösterilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ile suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 11.04.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.