MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
ÖLDÜRÜLEN : ...
KATILANLAR : ..., ..., ..., ..., ...
SUÇ : Kasten öldürme ve bu suça yardım.
HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında;
TCK"nun 81, 29, 53. maddeleri uyarınca 16 yıl hapis cezası.
2- Sanıklar ... ve ... hakkında;
TCK"nun 81, 39, 29, 53. maddeleri uyarınca 8"er yıl hapis cezası.
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri, katılanlar vekili.


TÜRK MİLLETİ ADINA

Katılanların yetkisi olmadığından vekillerinin duruşmalı inceleme talebinin CMUK.nun 318. maddesi gereğince REDDİNE karar verilmiştir.
Sanık ...’in, 15.08.2018 tarihli dilekçesi ile duruşmalı inceleme talebinden feragat ettiği anlaşılmakla, duruşmasız yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’in eylemi ile sanık ...’in maktul ...’yi kasten öldürme suçunun sübutu kabul, sanık ...’in eylemi yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin; .../...

sübuta, eksik incelemeye, sanıklar.... müdafilerinin; sübuta, vasfa, iştirak iradesine ve haksız tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
1) Sanık ... hakkında maktul ...’ye yönelik kasten öldürme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
a) Oluşa ve dosya kapsamına göre, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut ve tarafların karşılıklı tahrik oluşturan eylemlerinin bulunması nedeniyle 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK"nun 29. maddesinin uygulanması sırasında üst sınırdan ceza tayini yerine yazılı şekilde 16 yıl hapis cezasına hükmolunması suretiyle eksik ceza tayini,
b) Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
2) Sanıklar Cengiz’in, maktul ...’ye yönelik kasten öldürmeye yardım suçlarından kurulan mahkumiyet hükmü yönünden yapılan incelemede;
a) Oluşa ve dosya içeriğine göre, taraflar arasında ani gelişen ve karşılıklı olarak sopaların kullanıldığı kavgada; sanık ..."in "fail" sıfatıyla" işlediği öldürme suçuna, sanık ...’in yardım eden sıfatıyla katıldığının kabul edilemeyeceği, iştirak iradesinin bulunmadığı, müstakil olarak maktule sopayla vurmaktan ibaret olan eyleminin yaralama suçunu oluşturduğu anlaşılmakla, otopsi raporu içeriği de göz önünde bulundurularak maktulün başına aldığı darbe sonucu gerçekleşen yaralanmasının derecesinin tespit edilmesi için; Adli rapor aldırılması, rapor içeriğine göre sonuca etkili olacak şekilde makul bir ceza ile cezalandırılması yerine, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde "öldürmeye teşebbüs" suçundan cezalandırılması,
b) 1/4"ten 3/4"e kadar indirim oranı öngören TCK"nun 29. maddesinin uygulanması sırasında, maktulden sanıklara yönelen ve haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut ve sanıkların önceki haksız hareketleri dikkate alındığında, alt sınırdan bir indirim oranı yerine, yazılı biçimde daha vahim olaylarda uygulama olanağı bulunan 1/3 indirim oranının uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
c) Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
3) Sanık ...’in, maktul ...’ye yönelik kasten öldürmeye yardım suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya içeriğine ve mahkemenin kabulüne göre, taraflar arasında olay .../...

günü ani gelişen ve karşılıklı olarak sopaların kullanıldığı kavgada; sanık ..."in "fail" sıfatıyla işlediği suça, sanık ..."in "yardım eden" sıfatıyla katıldığına dair, her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetine yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar Cengiz ve Mücahit müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 03/10/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.








V/T