Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/6782
Karar No: 2012/659
Karar Tarihi: 09.02.2012

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2011/6782 Esas 2012/659 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatların aidiyetinin tespiti davasında davalıların muhtesatın kaçak yapı niteliğinde olduğunu gerekçe göstererek davanın reddine karar vermiştir. Ancak mahkeme, davaya konu muhtesatın ortaklığın giderilmesi davasına bağlı olarak açılan tespit davalarında tespit hükmünün, cebri icraya konu edilemeyen ancak kesin hüküm etkisi nedeniyle ortaklığın giderilmesi davasında sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle, tespit davalarının dinlenebileceği ve kaçak yapı niteliğinde olduğu gerekçesiyle dinlenmemesinin adaletsiz sonuçlar doğurabileceği vurgulanmıştır. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 684. ve 718. maddeleri de yer almıştır. 684. maddede, bir şeye malik olan kimsenin o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı belirtilirken, 718. maddede arazi üzerindeki mülkiyetin kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarının da kapsanacağı açıklanmaktadır.
7. Hukuk Dairesi         2011/6782 E.  ,   2012/659 K.
  • TAPUDA KAYITLI TAŞINMAZ ÜZERINDE BULUNAN MUHTESATLARIN AIDIYETININ TESPITI
  • KAÇAK YAPI
  • ORTAKLIĞIN GIDERILMESI
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (4721) Madde 718
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (4721) Madde 684

"İçtihat Metni"

ÖZET: BİR ŞEYE MALİK OLAN KİMSE, O ŞEYİN BÜTÜNLEYİCİ PARÇALARINA DA MALİK OLUR. ARAZİ ÜZERİNDEKİ MÜLKİYETİN KULLA­NILMASINDA YARAR OLDUĞU ÖLÇÜDE, ÜSTÜNDEKİ HAVA VE ARZ KAT­MANLARI DAHİL OLDUĞU GİBİ, BU MÜLKİYETİN KAPSAMINA YASAL SINIRLAMALAR SAKLI KALMAK ÜZERE YAPILAR, BİTKİLER VE KAYNAKLAR DA GİRER. KAÇAK YAPI NİTELİĞİNDEKİ MUHTESATLARIN YASALLAŞTIRILMASI ANLAMINI TAŞIYACAĞI İÇİN MUHTESATI MEYDANA GETİRENLERİN AÇA­CAKLARI ALACAK VE TEMLİKEN TESCİL DAVALARININ DİNLENİLMESİNE OLANAK BULUNMAMAKTA İSE DE, ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINA BAĞLI OLARAK AÇILAN MUHTESAT TESPİTİ DAVALARINDA TESPİT HÜKMÜ, CEBRİ İCRAYA KONU EDİLEMEYEN, BU NEDENLE İNFAZ OLANAĞI BU­LUNMAYAN, ANCAK KESİN HÜKÜM ETKİSİ NEDENİYLE ORTAKLIĞIN Gİ­DERİLMESİ DAVASINDA SONUÇ DOĞURABİLEN KARARLARDANDIR. BÖYLE BİR DAVA SONUCUNDA VERİLECEK KARAR, KAÇAK YAPIYA YASALLIK KA­ZANDIRACAK NİTELİKTE BİR KARAR OLMADIĞI GİBİ, MUHTESATIN KİM TARAFINDAN MEYDANA GETİRİLDİĞİNİN TESPİTİ İSTEMİYLE AÇILDIĞI İÇİN BU TÜR TESPİT DAVALARINDA DAVAYA KONU MUHTESATIN KAÇAK YAPI NİTELİĞİNDE OLUP OLMAMASI DA SONUCA ETKİLİ DEĞİLDİR.

(4721 s. MK m. 684, 718)

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Dava tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatların aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.

Mahkemece davaya konu muhtesatın kaçak yapı niteliğinde olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç davanın niteliğine, dosya kapsamında toplanan delillere ve yasal düzenle­melere uygun düşmemiştir.

Toplanan delillerden ortaklığın giderilmesi davasına konu, davaya konu edilen muhtesatların üzerinde bulunduğu “tarla” nitelikli 214 ve 215 parsel sayılı taşınmazın tapuda taraflar adına paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olduğu, davaya konu muhtesatların kadastro tespit gününden sonra meydana ge­tirildiği ve ruhsat alınmaksızın yapıldığı, kaçak yapı niteliğinde olduğu an­laşılmaktadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 684. maddesi hükmünde, bir şeye malik olan kimsenin o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı, 718. maddesi hükmünde de, arazi üzerindeki mülkiyetin kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği açıklanmıştır.

Muhtesatı meydana getiren kişiler tarafından arsa malikleri aleyhine açılacak alacak ve temliken tescil ya da böyle bir taşınmazda kat mülkiyeti kurulması istemiyle açılacak davalar sonucunda verilebilecek kabul kararı, hukuken değer verilmesi mümkün bulunmayan kaçak yapı niteliğindeki muh­tesatın yasallaştırılması sonucunu doğuracağından bu tür davaların dinlen­mesine olanak bulunmamakta ise de, ortaklığın giderilmesi davasına bağlı olarak açılan muhtesat tespiti davaları yönünden aynı sonuca varmak mümkün değildir. Açılacak bu tür tespit davaları sonucunda verilecek tespit hükmü, cebri icraya konu edilemeyen ve bu nedenle infaz olanağı bu­lunmayan, ancak ve sadece kesin hüküm etkisi nedeniyle ortaklığın giderilmesi davasında sonuç doğurabilen kararlardandır. Kaçak yapı niteliğinde olmasına rağmen henüz yıkılmayan ve bu hali ile kullanılarak yararlanılmaya devam edilen bu tür muhtesatların az veya çok bir değerinin, en azından enkaz değerinin bulunacağı, taşınmazın ortaklığın giderilmesi davası sonucunda üzerinde bulunan muhtesatla birlikte satılması halinde bu muhtesatlar ne­deniyle satış bedelinin de az veya çok artacağı, taşınmazın satışından pay alacak olan diğer taşınmaz maliklerinin kaçak yapı niteliğindeki muhtesat nedeniyle meydana gelecek değer artışından haksız şekilde yararlanacakları ve sebepsiz zenginleşecekleri gözetildiğinde kaçak yapı niteliğinde olduğu gerekçesiyle bu tür davaların dinlenmemesinin adaletsiz sonuç doğuracağı da kuşkusuzdur. Bütün bu olgular birlikte değerlendirildiğinde ortaklığın gide­rilmesi davasına bağlı olarak ve sadece ortaklığın giderilmesi davasında sonuç doğurabilecek nitelikte bir karar verilmesini sağlama amacıyla açılan bu tür davaların dinlenebilir olduğunu, böyle bir dava sonucunda verilecek kararın da kaçak yapıya yasallık kazandıracak nitelikte bir karar olmadığını, muhtesatın kim tarafından meydana getirildiğinin tespiti istemiyle açılacak bu tür tespit davalarında davaya konu muhtesatın kaçak yapı niteliğinde olup olmamasının sonuca etkisi bulunmadığını kabul etmek gerekir.

Hal böyle olunca mahkemece az yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davanın esasına girilmesi, toplanan ve varsa top­lanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek davanın esası yönünden bir karar verilmesi gerekirken, davaya konu muhtesatın kaçak yapı olduğu gerekçe gösterilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davacı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZUL­MASINA), peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 09.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi