Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/584
Karar No: 2020/930
Karar Tarihi: 18.02.2020

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/584 Esas 2020/930 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi         2019/584 E.  ,  2020/930 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, 130.338,22 TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılardan ... ile ... vekillerince istenilmesi ve duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18/02/2020 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan ... ve ... vekilleri Avukat ... ile davacılar vekili Avukat ... geldiler. Diğer davalılar adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle, uyulan bozma ilamı kapsamına, temyiz kapsamı ve nedenlerine göre davalılardan ... ile ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2- Dava, 12/08/2005 tarihli iş kazasında yaşamını yitiren sigortalının hak sahibi eş ve çocuğunun bakiye maddi zararlarının karşılanması istemlerine ilişkindir.
    Mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda önceki kararda olduğu gibi, davacı eşe 88.423,64 TL, davacı çocuğa 41.914,58 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 12/08/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, davacıların, davalı Bestel-İnş. San. Tur. Ve Tic. Ltd. Şti. İle Özdoğanlar Taahhüt İnşaat Tekstil ve Tic. Ltd. Şti’ne karşı daha önce Ankara 16. İş Mahkemesinin 2006/232 Esas sayılı dosyasında dava açtıkları, bu davada 25/03/2010 tarihinde alınan hesap raporunda, seçenekli olarak hesap yapıldığı, asgari ücretin 3,42 katı üzerinden yapılan seçenek sebapta Eşe 142.444,59 TL, Çocuğa 64.588,58 TL maddi tazminat alacağı hesap edilirken; asgari ücret seçeneğine göre Eşe 41.320,95 TL, Çocuğa 10.174,00 TL maddi tazminat alacağının hesap edildiği, davacının 03/04/2010 tarihli ıslah dilekçesinde asgari ücretin 3,42 katı üzerinden yapılan hesaba itibar edilmesini talep etmekle beraber, fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak üzere şimdilik harcını yatırabildiği asgari ücret hesap seçeneği üzerinden karar verilmesini talep ettiği, Mahkemece de 02/06/2010 tarihli karar ile “3,42 kat” üzerinden yapılan hesap seçeneğine itibar etmekle beraber; taleple bağlı, maddi tazminat yönünden davacı eşe 41.520,95 TL, davacı çocuğa 10.174,00 TL’nin olay tarihinden faiziyle davalı Bestel -İnş. San. Tur. Ve Tic. Ltd. Şti. İle Özdoğanlar Taahhüt İnşaat Tekstil ve Tic. Ltd. Şti’nden tahsiline karar verildiği ve fazlaya ilişkin talep hakkını saklı tuttuğu, iş bu kararın Dairemizin 27/09/2012 tarihli kararıyla onanarak kesinleştiği, ilamın Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2010/13424 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine konulması üzerine borçlu Özdoğanlar Şirketi tarafından davacılarla 15/10/2010 tarihinde yapılan anlaşma doğrultusunda 225.000,00 TL’nin alacaklılara ödendiği, bu ödemenin 200.000,00 TL’sinin icra takibine konu hüküm altına alınan borç nedeniyle, 25.000 TL’sinin ise mahkemece saklı tutulan, dava dışı kalan alacağa ilişkin olduğunun anlaşıldığı, iş bu temyize konu davada ise davacının asıl dava dosyasında saklı tutulan alacakla ilgili olarak, o davada hükmedilen miktar ile icra dosyasında bu alacağa mahsuben aldığı 25.000,00 TL’yi her iki davacıya eşit oranda mahsup ederek bakiye maddi tazminat alacağı talebinde bulunduğu, iş bu davada mahkemece verilen 04/02/2014 tarihli ilk kararın davalılardan ..., ... ve ... vekillerince temyiz edildiği, davacının mahkemece verilen bu ilk karara bir temyiz itirazının bulunmadığı, nitekim Dairemizce 04/05/2015 tarih 2015/1539 Esas – 2015/9783 Karar sayılı ilamında da, Davalı ..."in temyiz itirazının süreden reddiyle davalı ... ile ..."nın temyizi bakımından ise; hesaba esas ücretin tespiti yönünden özetle “Ankara İnşaat Sanatkarları Odasının cevabına göre asgari ücretin yaklaşık 3.42 katı kadar bir ücretle çalıştığının kabulünün doğru olmadığı, inşaatlarda demirci ustası olarak çalışan tecrübeli bir işçinin ücretinin araştırılması” yönünden yerel mahkeme kararının bozulduğu, bozmaya uyularak yapılan yargılamada, yine Ankara İnşaat Sanatkarları Odasından bildirilen ücret dikkate alınmak suretiyle 2,85 katı üzerinden yapılan ve işlemiş devreyi ileri çeken hesaba itibar edildiği, emsal ücret araştırması yönünden Çevre Şehircilik Bakanlığından getirilen ücretin ise 2,17 kat düzeyinde olduğu anlaşılmıştır.
    Bilindiği üzere Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
    Kazanılmış haklar Hukuk Devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurlardandır. Kazanılmış hakları ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan yorumlar Anayasanın 2.maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir” hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi toplumsal kararlılığı, hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez.
    Somut olayda; davacıların, önceki davada da davalı olan ve fazlaya ilişkin talep hakkının saklı tutulduğu davalı Bestel -İnş. San. Tur. Ve Tic. Ltd. Şti. ile iş bu dosya davalılarından ... ile ... yönünden (bu davalıların, bu davada verilen 04/02/2014 tarihli ilk kararı temyizden feragat etmiş olmaları ve temyizlerinin süreden reddedilmesi nedeniyle) dava konusu ettikleri alacak miktarı yönünden usuli kazanılmış hakları olmakla beraber; diğer davalılar ... ile ...’ın önceki davaya taraf olmamaları, bu davada ise aleyhlerine hükmedilen maddi tazminatın, Dairemizce verilen 04/05/2015 tarihli karar ile hesaba esas alınacak ücret yönünden bozulması nedeniyle davacının bu davalılar yönünden usuli kazanılmış bir hakkının olduğunu varsaymak mümkün değildir.
    O halde mahkemece yapılacak iş, Dairemizin 04/05/2015 tarihli bozma ilamı doğrultusunda hesaba esas ücretin tespiti yönünden Çevre ve Şehircilik Bakanlığından dosya arasına getirilen asgari ücretin yaklaşık 2,17 katı düzeyindeki ücretin davacının yaptığı işe ve dosya kapsamına uygun ücret olduğu gözetilerek, önceki kararı davacının temyize getirmediğini de dikkate alarak, iş bu dava dosyasında hesap bilirkişiden alınan 23/08/2013 tarihli ilk hesap raporuna uygulamak, bu rapordaki işlemiş devreyi ileri çekmemek ve rapor tarihinden sonra yürürlüğe giren asgari ücret farklarını rapora yansıtmamak suretiyle, davacı eş ve çocuğun maddi tazminat alacaklarını hesaplatmak, önceki davada davacılar lehine hükmedilen maddi tazminatın icra kanalıyla tahsil edilmiş olması ve iş bu bakiye alacak davasına mahsuben alınan ödemenin hükümde gözetilmek, suretiyle, davacıların bakiye maddi tazminat alacağının bulunması halinde davalılardan ..., ...’ı sadece tespit edilen bu miktarla sınırlı müştereken ve müteselsilen diğer davalılarla sorumlu tutmak; bakiye maddi tazminat alacağının bulunmaması halinde ise bu davalılar yönünden red kararı vermek; diğer davalılar Bestel -İnş. San. Tur. Ve Tic. Ltd. Şti, ... ile ... yönünden ise davacılar lehine oluşan usuli kazanılmış hak çerçevesinde dava dilekçesinde talep edilen maddi tazminatlarla müştereken ve müteslesilen sorumlu tutarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde temyiz eden davalılardan ... ile ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılardan ... ile ... yararına takdir edilen 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,
    temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 18/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi