21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7423 Karar No: 2017/5593 Karar Tarihi: 03.07.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/7423 Esas 2017/5593 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/7423 E. , 2017/5593 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, ölüm aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davacının tüm davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının muvazaalı boşanma iddiası ile ölüm aylığının kesilmesi ve 25/10/2008 - 24/07/2015 süresi boyunca 40.134,65 TL yersiz ödeme ve iadesi kurum işleminin iptali ve aylığın yeniden bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1996/947 Esas ve 1997/70 Karar sayılı ilamı ile boşanan davacıya ölü olan sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır. 27/05/2015 tarihli Kontrol Raporunda, davacının ... adresinde çevre soruştarmasının yapıldığı, bilgisine başvurulan ... ve ... beyanlarında davacı ve eşini evli olarak bildiklerini, boşandıklarından haberlerinin olmadığını, ... ise beyanında bir ara maaş almak için boşandıklarını duyduğunu belirttiği, davalı ve eşinin kimlik paylaşım sistemindeki adreslerinin aynı olduğu tespit edilmiştir.
Somut olayda, davalı ve eşinin 2007-2012 yıllarında TÜİK kayıtlarına göre ... adresinde kayıtlı oldukları, davacının boşandıktan sonra eski eşinin bıçaklanması sonrası eşine 1 yıl kadar baktığını da beyan etmesi ve ..., ... ve ..."un ... Kontrol Memurlarına verdiği ifadesini mahkemede değiştirmesinin inandırıcılıktan uzak olduğu anlaşıldığından 27/05/2015 tarihli Kontrol Raporunda tespit edilen hususlar da dikkate alındığında davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 03/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.