Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/3917 Esas 2015/4383 Karar Sayılı İlamı

Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 07/12/2006 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararlarının gerekçe bölümünde; tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin gösterilmesi gerekir. (HMK. 297/1-c/HUMK m.388/3.b). Bu bakımdan gerekçe, mahkemenin benimsediği olgular ile hüküm bölümü arasındaki yasal ve mantıksal bağ niteliğindedir.
Dava konusu olayda, Mahkemece hüküm bölümünde ""Davanın ... yönünden kısmen kabulü ile, 2.421,93 TL"nin 01/09/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine"" karar verilmiş; ancak gerekçe bölümünde ise "..."in eyleminin sabit olduğu, hem ceza dosyasında hem dosyamızdaki yargılamada tazminata konu eylemden davalı ..."un sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından ... yönünden davanın reddine, ... yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği" şeklinde gerekçe ile istemin ... yönünden kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmiştir. Karar, gerekçesi itibariyle Kanun"un yukarıda açıklanan hükümlerine uygun düşmemiş ve bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına 08/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.