Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/200480 Esas 2007/23988 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/200480
Karar No: 2007/23988

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/200480 Esas 2007/23988 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi 2007/200480 E., 2007/23988 K.

12. Hukuk Dairesi 2007/200480 E., 2007/23988 K.

  • HACZEDİLMEZLİK İTİRAZI
  • YETKİLİ MAHKEME
  • 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 79 ]
  • 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 82 ]
  • 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 4 ]
  • "İçtihat Metni"

    Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

    İİK"nın 79. maddesi hükmü uyarınca haczolunacak mallar başka yerde ise, asıl İcra Dairesi haciz işleminin yapılması için malların bulunduğu yerin İcra Dairesi"ne talimat yazar. Bu halde hacizle ilgili şikayetler istinabe olunan İcra Dairesi"nin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi"nce çözümlenir. Asıl İcra Müdürlüğünce bir başka İcra Müdürlüğü"ne talimat yazılmaksızın ilgili Tapu Sicil Müdürlüğü"ne doğrudan yazılacak bir müzekkere ile haciz konulması da mümkündür.

    İİK"nın 4. maddesine göre de, takip hangi İcra Dairesi"nde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin başladığı yer İcra Müdürlüğü"nün bağlı olduğu İcra Mahkemesi"nce çözümlenir. Anılan yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Mahkemece re"sen gözetilir (HGK 21.03.2001 tarih ve 2001/12-235 sayılı K.).

    Somut olayda, şikayet konusu taşınmaza; doğrudan Mersin İcra Mü-dürlüğü"nce Tapu Sicil Müdürlüğü"ne yazılan müzekkere ile haciz konulmuş olup, bu işleme karşı haczedilmezlik başvurusunu inceleme yetkisi Mersin İcra Mahkemesi"ne aittir.

    O halde, mahkemece re"sen yetkisizlik kararı verilerek dosyanın talep halinde yetkili Mersin İcra Mahkemesi"ne gönderilmesi yönünde hüküm tesisi yerine işin esasının incelenmesi isabetsizdir.

    Ayrıca, kabule göre de, mahkemece İİK"nın 82/12. maddesinde öngörülen kurallara göre inceleme yapılarak borçlunun haline münasip evi alabileceği değerin tespitinden sonra, bu miktar mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, olaya ve yasanın anılan maddesine uygun düşmeyen gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir.

    Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK"nın 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.