Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7824 Esas 2018/3356 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7824
Karar No: 2018/3356
Karar Tarihi: 11.04.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7824 Esas 2018/3356 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık resmi belgede sahtecilik ve yalan beyan suçlarından yargılanmıştır. İlk suçlamada mahkumiyet kararı verilmiştir ancak hükümdeki bir isabetsizlik nedeniyle temyiz itirazları kabul edilmeden hüküm onanmıştır. İkinci suçlamada ise hüküm bozulmuştur çünkü yalan beyanın tek başına kanıtlama gücü olmadığı ve belgenin doğruluğu ispat edilmediği için suçun işlenmediği hükme bağlanmıştır. Kanun maddeleri olarak ise, TCK'nun 53. maddesi ve CMUK'nun 321. maddesi kararda geçmektedir. TCK'nun 53. maddesi, hak yoksunluklarına ilişkin hükümler içerirken, CMUK'nun 321. maddesi ise hükme itirazların nasıl değerlendirileceğine ilişkin hükümler içermektedir.
11. Ceza Dairesi         2016/7824 E.  ,  2018/3356 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının sanığın kendi alt soyu dışındakiler için hapis cezasının infazı tamamlanana kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı nedenin bulunmadığı, azaltıcı sebebin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırcı gerekçelerle reddedilmiş incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    2-Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarına gelince;
    Resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyan suçunun oluşması için, kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerekir. Yalan beyanın tek başına kanıtlama gücünün bulunmadığı, bu beyana rağmen görevlinin, beyan edilen hususların doğruluğunu araştırıp da belgeyi sonra düzenlemesinin gerekli olduğu takdirde, belgeye dayanak oluşturan bilgi yalan beyan olmayıp görevlinin araştırması sonucu ulaştığı bilgi olduğundan yine beyan olunan bilgiler ilgili memur ya da makamın başkaca araştırma yapmasını, belge incelemesini gerektirirse veya yalan beyan üzerine memurun kandırılamaması neticesinde doğru şekilde belge oluşturulması durumunda anılan suçun oluşmayacağı açıktır. Somut olayda; Uyuşturucu ticareti yapmak suçu ile ilgili olarak gerçekleştirilen bir operasyon kapsamında dava dışı ... isimli şahsın yakalanması amacıyla yapılan aramada sanık ... tarafından arama yapılan adresin kapısının açıldığının, sanığın kolluk görevlilerine ...isimli bir şahsa ait sahte kimliği ibraz ettiğinin, kimliğin sahte olduğundan şüphelenilmesi üzerine sanığın yine yalan beyanda bulunarak ... olarak kendisini tanıttığının, Yakalama, Ev arama ve Elkoyma Tutanağını da ... olarak imzaladığının, tutanakta ... kimliğinin kendi beyanına göre tespit edildiğinin yazıldığının, sanığın Polis Merkezi Amirliği"ne getirildiği sırada ise kendisinin aslında ... isimli şahıs olduğunu itiraf ettiğinin, aynı arama sırasında ... isimli şahsın da yakalandığının anlaşıldığı olayda; üzerinden sahte kimlik çıkan sanığın kendisini bu defa başka bir şahsın kimlik bilgisiyle tanıttığı anlaşılmış ise de, bu beyana rağmen görevlinin, hemen öncesinde sahte kimlik ibraz eden sanığın beyan ettiği hususun doğruluğunu araştırıp da belgeyi sonra düzenlemesinin gerekli olduğu, düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olmadığı, bu nedenle resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun yasal unsurlarının gerçekleşmediği gözetilmeden, yazılı şekilde sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
    Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının sanığın kendi alt soyu dışındakiler için hapis cezasının infazı tamamlanana kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.