11. Hukuk Dairesi 2019/2634 E. , 2020/551 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada...3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 28/03/2017 tarih ve 2016/237 E- 2017/100 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair...Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 13/03/2019 tarih ve 2018/483 E- 2019/273 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 2014/76860 sayılı "İNKA LIMITLESS" ibaresinin tescili için marka başvurusunda bulunduğunu, anılan başvuruya davalı şirket tarafından 167767, 85394 sayılı "İN-KA 2004", "İN-KA" ibareli markalara dayalı olarak itiraz edildiğini, itirazın Markalar Dairesince kısmen kabul edilerek 06. sınıftaki ve 09. sınıftaki bir kısım emtianın başvuru kapsamından çıkarıldığını, anılan karara karşı müvekkilince yapılan itirazın ise YİDK tarafından reddedildiğini, müvekkili başvurusunda yer alan görsel unsurlar ile “LIMITLESS” ibaresi gözetildiğinde, başvuru konusu ibare ile redde mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak bir benzerliğin bulunmadığını, müvekkilinin başvuru konusu ibare üzerinde kazanılmış hakkının olduğunu ileri sürerek, YİDK’in 2016-M-1921 sayılı kararının 6. sınıf mallar bakımından iptalini, marka başvurusunun reddedilen mallar yönünden müvekkili adına tescil işlemlerinin devamını talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili; kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, başvuru konusu ibare ile redde mesnet markalar arasında, başvuru kapsamından çıkarılan mallar yönünden iltibasa yol açacak düzeyde benzerliğin bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; dava konusu başvuru ile müvekkili markaları arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerliğin bulunduğunu, başvuruda yer verilen “LIMITLESS” ibaresinin ayırt ediciliği sağlamadığını, tanınmışlığa ilişkin yeterli delil sunulmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu başvuru ile redde mesnet markalar arasında başvuru kapsamından çıkarılan 06. sınıftaki "Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular ve bunların bağlantı parçaları (metalden vanalar; sondaj boruları dahil)" malları yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi
anlamında benzerlik ve iltibas tehlikesinin bulunduğu, davacı başvurusunun tanınmış olduğu iddiasının ispatı bakımından dosyaya bir delil sunulmadığı, başvuru kapsamından çıkarılan mallar üzerinde davacının önceki tarihli tescilli markalarından kaynaklanan bir müktesep hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin istinaf başvurusunun, davalı şirketin itirazı üzerine başvuru kapsamından çıkarılan, "Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular ve bunların bağlantı parçalan (metalden vanalar; sondaj boruları dahil)" mallarının, redde mesnet markaların kapsamlarında bulunan mallarla benzer olduğu, başvurudaki asli unsurun "İNKA" ibaresi olduğu, redde mesnet markaların asli unsurlarının ise "İN-KA" ve "İN-KA 2004" ibareleri olup, markalarda yer alan şekil unsurlarının tali olduğu, markalar aralarında görsel ve işitsel olarak yüksek düzeyli benzerlikten kaynaklanan iltibas tehlikesinin bulunduğu, istinaf aşamasında dosya arasına alınan bilirkişi raporu nazara alınarak davacı adına tescilli 176394 sayılı "İNKA" ve 164219 sayılı "İNKA" ibareli markaların bulunduğu, davacı tarafın dava konusu başvurusunda önceki markalarının asli unsurunu muhafaza ettiği, önceki markaların sırasıyla 02.10.1997 ve 07.06.1996 tarihlerinde tescil edildikleri, anılan markaların çekişme konusu olmaktan çıktıkları, başvuru kapsamından çıkarılan "Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular ve bunların bağlantı parçalan (metalden vanalar; sondaj boruları dahil)" malları ile önceki tarihli markaların kapsamlarında yer alan malların aynı tür olduğu, açıklanan yönlerden müktesep hak koşulları gerçekleştiği, ancak davacının başvuru kapsamından çıkarılan mallar yönünden markasını uzun süredir ciddi biçimde kullandığını ispat edemediği, davacı şirketin ticaret sicilindeki faaliyet konularının, iş bu uyuşmazlığa etkisinin bulunmadığı ve somut olayda uzun süreli, ciddi markasal kullanımın ispatının gerektiği, bunun ise davacı yanca düzenlenen ticari defterlerle yapılamayacağı, kurum kararının yerinde olduğu gerekçesiyle kabulüne, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 20/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.