Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8684
Karar No: 2020/1094
Karar Tarihi: 15.01.2020

Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/8684 Esas 2020/1094 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıkların fuhuş suçunu reddetmeleri, müştekilerin kimlikleri tespit edilemeyenleri dışında diğer müştekilerin sanıkları suçlamaması ve tanık ifadelerinde kesin bir görüş belirtilmemesi nedeniyle, delillerin yasal niteliği haiz olmadığı anlaşılarak sanıkların mahkumiyetine karar verilememiştir. Ayrıca, sanıkların fuhuş suçu işlediklerine dair kesin ve cezalandırmaya yeterli delillerin neler olduğu açıklanmadan mahkûmiyet kararı verilmesi, sanıkların suçlarına uygulanacak olan kanun maddelerinin belirtilmemesi, müştekinin cebir kullanılarak fuhuşa zorlanması nedeniyle uygulanacak olan kanun maddesinin belirtilmemesi ve sanıkların birlikte hareket etmeleri nedeniyle uygulanacak olan kanun maddesinin belirtilmemesi gibi eksiklikler bulunmaktadır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- TCK 227/2. madde (Fuhuş suçu)
- CMK 135. madde (Katalog suçlar)
- TCK 64. madde (Ölüm halinde ceza sorumluluğu)
- CMK 223/8. madde (Olası iptal halleri)
- CMK 230/1-b madde (Hükümlerin gerekçesinde suçtan yargılama sürecine kadar yapılan işlemlerin açıklanması)
- TCK 43/1. madde (Suç işleyen birden fazla kişi)
- TCK 227/4. madde (Fuhuşa zorlama
18. Ceza Dairesi         2019/8684 E.  ,  2020/1094 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Fuhuş
    SUÇ TARİHLERİ : 17/01/2014 ila 14/04/2014 tarihleri arası
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre ve Aydın 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 17/01/2014 ve Aydın 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 28/01/2014 ile 17/02/2014 tarihli iletişimin tespiti kararlarının verildiği tarihlerde, TCK"nın 227/2. maddesinin, CMK"nın 135. maddesindeki katalog suçlar arasında yer almaması, Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/03/2014 tarih ve 2014/153 D. İş sayılı iletişimin tespitine dair kararının ise “insan ticareti” suçundan alınan bir karar olması nedeniyle, yukarıda belirtilen mahkemelere ait iletişimin tespiti kararları ile elde edilen görüşme dökümlerinin, fuhuş suçu açısından yasal delil niteliğine haiz olmadığı anlaşılmakla bu kayıtlar değerlendirme dışı bırakılarak, yapılan incelemede;
    1-UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre, sanık ...’ın 23/07/2017 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, ölümün doğruluğu kesin biçimde saptanarak, sonucuna göre TCK’nın 64 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince bir karar verilmesi zorunluluğu,
    2-Amacı, somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak, suçu işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden biri de, öğreti ve uygulamada; "suçsuzluk" ya da "masumiyet karinesi" olarak adlandırılan kuralın bir uzantısı olan ve Latincede; "in dubio pro reo" olarak ifade edilen "şüpheden sanık yararlanır" ilkesidir. Bu ilkenin özü, bir ceza davasında sanığın mahkûmiyetine karar verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık lehine değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural, dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmiş ise sanık tarafından işlenip işlenmediği veya gerçekleştirilme biçimi konusunda bir şüphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasına karar verilebilmesinin temel şartı, suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikle ispat edilebilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkûmiyeti, toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp diğer kısmı gözardı edilerek ulaşılan kanaate değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalı, bu ispat hiçbir şüphe veya başka türlü oluşa imkân vermeyecek açıklıkta olmalıdır. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir.
    Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, sanıklar ... ile ...’in fuhuş suçunu reddetmeleri, açık kimlikleri tespit edilemeyen müştekiler ...ile Menekşe’nin beyanlarının alınamamış olması, diğer müştekilerin sanıkları suçlayıcı bir ifadelerinin bulunmaması, tanık ... dışında bu eylemlere dair bir tanık anlatımının olmaması, tanık ...’in de ifadesinde, kendisine fotoğrafı gösterilen müşteki Menekşe’nin, fuhuş yaptığı bayana benzediğini söylemekle birlikte bu konuda kesin bir görüş beyan edememiş olması, yasal delil niteliğinde olmamaları nedeniyle inceleme dışı bırakılan TAPE’ler dışında kalan diğer TAPE’ler ile fiziki takip tutanaklarından isnad edilen suçun sanıklar tarafından işlendiğine dair bir delile ulaşılamaması karşısında, sanık ...’nın müştekiler ..., ... ve açık kimliği tespit edilemeyen müştekiler Menekşe ile İrima’ya, sanık ...’in müştekiler ... ile açık kimliği tespit edilemeyen Menekşe’ye yönelik fuhuş eylemlerini gerçekleştirdiklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve cezalandırmaya yeterli delillerin neler olduğu açıklanmadan CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı olarak mahkûmiyet kararı verilmesi,
    3-Sanık ...’ın, müştekiler ..., ..., ..., ... ile açık kimliği tespit edilemeyen İrima’ya, sanık ...’ın, müştekiler ..., ..., ..., ..., Filiz Koç, ... ile açık kimliği tespit edilemeyen Menekşe’ye, sanık ...’nın, müştekiler Lamiya Mammodova, ... ile Özgül Ünüvar’a (Kaynar) yönelik fuhuş suçunu değişik zamanlarda birden fazla kez işlediklerinin anlaşılmasına karşın, TCK.nın 43/1. maddesinin bu sanıklar hakkında uygulanmaması,
    4-Müşteki ...’nın, “...sanık ... beni darp etti, bu esnada eve gelen müşteriyle onun zorlamasıyla birlikte oldum, sanığa fuhuş yapmak istemediğimi söylediğimde beni öldürmekle tehdit etti...” biçimindeki ifadesi ile sanığın, müştekinin belirttiği nedenden dolayı olmasa da onu darp ettiği yönündeki ifadesi karşısında, sanığın müştekiye yönelik fuhuş eylemini onu tehdit edip, ona karşı cebir kullanmak suretiyle işlediği anlaşılmasına karşın sanık ...’nın bu müştekiye yönelik eyleminde TCK"nun 227/4. maddesinin uygulanmaması,
    5-Kısmi kabule göre de;
    Tüm sanıklar hakkında TCK’nın 62. maddesinin uygulanmama nedenlerinin denetime elverecek şekilde kararda gösterilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ile ... müdafilerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak (sanık ... hakkında başkaca yönleri incelenmeksizin) HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi