13. Hukuk Dairesi 2016/28611 E. , 2019/3413 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... İli Merkez ... İlçesi ... Mahallesinde bulunan 3801 ada 3 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın Maliye Hazinesinin Mülkiyetinde olduğunu, söz konusu taşınmazın üzerinde turizm, eğitim, sağlık, sanayi, sosyal ve kültürel tesisler yapılması ve bu suret ile ön izin verilmesi ve taşınmaz üzerindeki irtifak hakkı kurulması amacıyla 04/01/2013 tarihinde pazarlık usulü ile 30 yıl süreli irtifak hakkı ihalesi yapıldığını ve ihaleyi şirketin kazandığını, tahmini irtifak bedelinin 80.600,00 TL ve geçici teminat miktarının bu tutarın %20"si olan 16.120,00 TL olarak belirtildiğini, şirketin ihaleye katılmanın geçici ön şartı olan geçici teminat tutarını 02/01/2013 tarihinde ... Defterdarlık Maliye Müdürlüğü"ne ödediğini, şirketin ihaleyi kazanmasının kesinleşmesinin ardından Bakanlığın onayına müteakip 06/02/2013 tarihinde şirket ile davalı kurum arasında ön izin sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 3.maddesi uyarınca ön izin süresinin 1 yıl olarak, 4. Maddesinde ise ön izin bedelinin 50.000,00 TL olarak belirlendiğini, yine aynı dönemde 15.000,00 TL bedelli geçici teminat mektubunun kesin teminata çevrildiğini ve davalının uhdesinde olduğunu, şirketin ön izin süresi içinde sözleşmeyle kendisine verilen yetkileri kullanmak suretiyle 14.02.2013 tarihinde resmi kurum alanı olarak ayrılan sözleşme konusu taşınmazın özel eğitim ve sosyo kültürel tesis alanı olarak değiştirilmesini istediğini, daha sonra komisyon raporu doğrultusunda Belediye Meclisi"nin 03.04.2014 tarih ve 40 sayılı karar ile taşınmazın özel eğitim ve sosyo kültürel tesis alanı olarak değiştilmesine karar verildiğini, daha sona sözleşmeye konu taşınmazın eğitim alanı için yetersiz olduğu gerekçesiyle alanın aynı emsalde turizm tesis alanı olarak belirlenmesini talep ettiklerini, bunun üzerine taleplerinin kabul edildiğini, daha sonra bir kısım kişiler tarafından bu işlemlerin iptaline ve yürütmesinin durdurulmasına yönelik ... İdare Mahkemesinde 2014/134 esas sayısı ile idari dava açıldığını ve 28/03/2014 tarihinde işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verildiğini, bunun üzerine dava konusu edilen taşınmazın ... Belediye Başkanlığının 01/06/2014 tarih ve 76 sayılı Meclis kararı ile ""resmi kurum alanından turizm tesis alanına dönüştürülmesine yönelik yapılan imar planı değişikliğinin önceki durumuna dönüştürülmesine"" karar verildiğini ve alanın resmi kurum alanına dönüştürüldüğünü, bu alanı turizm alanı olarak kullanmak istediğini ve gerek idareyle imzalanan şartname gerekse ön izin sözleşmesinin bu imkanı verdiğini ancak sözleşmede öngörülen yükümlülüklerini ifa etmesinin söz konusu yargı kararının ve idari kararın ortaya çıkmasıyla kendisinden beklenmeyecek bir hal aldığını, ifaya engel olan bu imkansızlık nedeniyle borcunun sona ermesine rağmen ifa ettiği edimin söz konusu idare uhdesinde kaldığını belirterek açılan davanın kabulüne, ödemiş olduğu tutar ve kesin teminat mektubunda garanti ettiği(idarenin uhdesinde kalan) tutar olan 10.000,00 TL"nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla temerrüt tarihine kadar yapmış olduğu tüm giderlerin ve temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile, 10.000,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bu miktara 13/06/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacı ile davalı arasında imzalanan ön izin sözleşme gereklerinin yerine getirilmemesi sebebiyle davacının bu sözleşme gereği ödemiş olduğu tutar ve kesin teminat mektubunda garanti ettiği davalı idare uhdesinde olan tutarın iadesi istemine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde; davacı şirketin ön izin sözleşmesinin imzalanmasından sonra 14.02.2013 tarihli dilekçesi ile dava konusu mülkiyeti ... Milli Emlak ... İl Müdürlüğü"ne ait parselin resmi kurum alanından özel eğitim ve sosyokültürel tesis alanına dönüştürülmesi için dilekçe ekinde sundukları imar planı tadilat paftasında görüldüğü gibi imar planı tadilatının yapılması amacıyla başvurduğu ve emsalin 2.50 hmax: serbest olarak belirlenmesini talep ettiği, ... Belediye Başkanlığı"nın 03.04.2013 tarihli meclis kararıyla davacının bu talebinin kabul edildiği ancak sonrasında yapılan itirazlar üzerine kabul edilen emsal oranının ilk olarak 1,75"e sonrasında ise 0,50"ye düşürüldüğü, bunun üzerine davacı tarafça bu kez 01.08.2013 tarihli dilekçe ile; alınan karar ve bu emsal değeri doğrultusunda özel eğitim tesisi projesine emsal değeri açısından alanın yetmediği, bu nedenle alanda ekteki dosyada belirtildiği gibi yeniden bir imar planı değişikliği teklifi hazırlandığını belirterek turizm tesis alanı olarak düzenlenmesini ve imar planı tadilatı yapılmasını talep ettiği, ... Belediye Başkanlığı"nın 08.10.2013 tarihli meclis kararıyla davacının bu talebinin emsal oranının 0.50 olması koşuluyla kabul edildiği, son olarak davacının 30.01.2014 tarihli dilekçesiyle ilk müracaatları sonucunda belediye meclisi tarafından emsal oranının 2.50"ye çıkarıldığını ancak sonrasında yapılan itirazlar üzerine kabul edilen emsal oranının ilk olarak 1,75"e sonrasında ise 0,50"ye düşürüldüğünü, o arsaya yapmayı planladıkları eğitim kurumları için yaklaşık 30.000,00 m2 kapalı alan gerektiğini, ilgili belediyenin vermiş olduğu emsal kararı sonucunda bu arsaya planladıkları eğitim kurumlarının yapılmasının imkansız hale geldiğini, sonuç olarak ön izin sözleşmesi yapmış oldukları arsanın irtifak hakkını kullanmaktan vazgeçtiklerini ve ödemiş oldukları ön izin bedelini ve teminatın iadesini talep ettikleri anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, davacı ile davalı kurum arasında imzalanan sözleşme ve ihale şartanemesinde ön izin sözleşmesine konu parselin emsal oranı konusunda düzenleme bulunup bulunmadığı, tarafların karşılıklı anlaşmayla bu emsal oranında bir değişiklik yapıp yapmadıkları, davacının talebinde olduğu gibi davalı tarafın bahsedilen şekilde 2.50 değerinde bir emsal oranı taahhüdü bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılarak değerlendirimesi ve gerekirse bu hususlarda bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalı tarafın sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.