17. Hukuk Dairesi 2017/802 E. , 2018/1049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacı şirket tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan davalıya ait aracın trafik kazasında ağır şekilde hasarlanarak pert hale geldiğini, davalı sigortalıya 31/07/2012 tarihinde 25.000,00 TL hasar bedeli ödendiğini, tazminat ödemesinden sonra hasarlı aracın sovtaj değerinin 14.088,00 TL olarak tespit edildiğini, ancak trafik kaydı üzerinde ... 18. İcra Müd. tarafından haciz şerhi konulmuş olması sebebiyle satış işleminin yapılamadığını, Kasko Sigorta Genel Şartlarının b.3.4.maddesi ve davacı ile davalı arasında imzalanan "tam hasar işlemleri mutabakatname ve taahhütnamesi" gereğince araç üzerindeki şerhin 7 gün içerisinde kaldırılması gerektiğini, ancak davalının söz konusu hükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle aracın satışının yapılamadığını ileri sürerek 14.088.00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davalının araç üzerinde haciz bulunduğunu dava dilekçesinden öğrendiğini, dava tarihinden önce bu konuda davalıya herhangi bir bilgi verilmediğini, davacı tarafın bahsettiği sözleşmenin imzalandığı tarihte araç üzerinde haciz kaydı bulunmadığını, sonradan konulan haczin de haksız olduğunu, zira davalının haciz işlemi yaptıran kuruma herhangi bir borcunun da bulunmadığını, sonuç olarak davalının araç üzerine haciz konulmasında herhangi bir kusuru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İhbar olunan ... vekili; husumet ve zamanaşımı itirazını belirterek kurum tarafından talep edilen hacizin haksız olmadığını belirtmiştir.Mahkemece davanın kabulü ile 14.088,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, 01/03/2013 tarihinde yapılan 13.250,00 TL tutarındaki araç satışından kaynaklanan tahsilatın infaz aşamasında borçtan mahsubuna karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25/01/2016 gün ve 2015/10773 Esas 2016/890 karar sayılı ilamı ile "davalı tarafından 19.07.2012"de araç satışı için davacının yetkili kıldığı kişilere vekaletname verilmesiyle sovtajın vekaleti alan davacının olduğu, bu tarihte araç üzerinde haciz kaydı bulunmadığı ve hacizin 11 gün sonra 30.07.2012"de konulduğunun anlaşıldığı, vekaletname verildikten sonra ihalenin hangi tarihte ve hangi miktar üzerinden yapılacağı hususunun davacı ... tarafından belirleneceği, yargılama sırasında ihalenin gerçekleştirildiği 13.250,00 TL"lik kısım yönünden davanın konusuz kaldığı ve talebin bakiye 838,00 TL"lik kısmı yönünden davanın reddi gerektiği" gerekçeleriyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece, bozma ilamının gerekleri yerine getirilerek 13.250,00 TL"lik kısımla ilgili dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, 838,00 TL ile ilgili davanın reddine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kararda yazılan diğer gerekçelere göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 584,68 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 19/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi