19. Hukuk Dairesi 2015/18420 E. , 2016/8610 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının davacı bankadan genel kredi sözleşmesi ve ticari kart sözleşmesine dayalı üretici kart ve taksitli kredi kullandığını, borçlarını ödememesi nedeniyle noter ihtarı ile hesabın kat edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine ...İcra Müdürlüğü" nün 2014/477 sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin, davaya cevap vermediği, ancak duruşmalara katıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafça ibraz edilen belgeler ve hükme esas alınan ek bilirkişi raporu da dikkate alınarak, takip konusu borcun kredi sözleşmesine dayalı olup, davalının davacıya takip tarihi itibari ile 5.295,08 TL asıl alacak, 2.609,01 TL faiz, 130,45 TL BSMV olmak üzere toplam 8.034,54 TL borçlu olduğunun anlaşıldığı gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulü ile, davalı borçlunun Terme İcra Müdürlüğü" nün 2014/477 sayılı takibine yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 5.295,08 TL asıl alacak, 2.609,01 TL faiz, 130,45 TL BSMV olmak üzere toplam 8.034,54 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %49,50 temerrüt faizi ve faizin %5"i oranında gider vergisi uygulanmasına, alacak likit olduğundan asıl alacak olan 5.295,08 TL" nin %20" si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davada harca esas değer 8.532,31-TL olup, mahkemece toplam 8.034,54-TL" nin kısmen kabulü yönünde karar verilmiştir. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2. maddesi de dikkate alınarak reddedilen miktarda davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı yararına hiç vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 5236 sayılı Kanun"un 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasına 6. bent olarak eklenmek üzere “Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 13/2. madde uyarınca 497,77-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ifadelerinin yazılarak, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.