19. Hukuk Dairesi 2015/18409 E. , 2016/8608 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, müvekkilinin davalıya ödeme olarak herbiri 15.000 TL miktarlı 31/07/2009 vade tarihli iki çek verdiğini, çekleri vadesinde ödeyemediği için davalı ile 19/08/2009 tarihli protokolü imzaladıklarını ve önceki çekler yerine toplamı yine 30.000 TL olan beş adet çek verdiğini, fakat daha önceden verilen 2 adet çekin müvekkiline iadesi gerektiği halde iade edilmediğini, bu durumun protokolde de açıkça belirtildiğini, müvekkilinin iade edilmeyen çekler ile ilgili olarak işlem yapamadığını, sonuç olarak 30.000 TL"lik borcuna karşılık 60.000 TL"lik çekler vererek ödemede bulunmuş olduğunu, bu nedenle iade edilmeyen iki adet çek bedeli için davalı aleyhine ... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2010/2721 sayılı icra dosyasından takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı ile arasında ticari ilişki bulunmadığını, aynı binada faaliyet göstermekte olan dava dışı ... ve..."ın kendisini arayarak bir borçlularının ödeme getireceğini, şirketlerinde o an kimse olmamasından dolayı ödemeyi alıp almayacağını sorduğunu, bunun üzerine çekleri aldığını ve bu şahıslara teslim ettiğini, daha sonra çekleri vermiş olan davacının çekleri teslim edip etmediğini kendisine sorduğunu, 3 gün sonra da yanına gelerek bu defa çekleri teslim aldığına dair bir belge imzalamasını istediğini, bunun üzerine bahse konu protokolü imzaladığını, davacı ile münasebetinin bundan ibaret olduğunu savunarak, davanın reddine ve davacı aleyhine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafından 19/08/2009 tarihli protokol gereği iade edilmesi gereken çeklerden doğan alacak sebebiyle davalı aleyhine ilamsız takip yapıldığı, takibin herhangi bir belgeye dayanmamakta olduğu, davalının davacı ile aralarında borç doğuran ticari bir ilişkinin bulunmadığını ve protokolde belirtilen çekleri de davadışı şahıslara teslim etmek üzere aldığını, anılan kişilere teslim de ettiğini savunduğu, ispat yükü kendisine düşen davacının uyuşmazlığın miktarına göre iddiasını senetle ispat edemediği, davacı vekilinin davalıya yemin de teklif etmediği gerekçeleriyle ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 19/08/2009 tarihli protokol uyarınca davalının teslim etmesi gereken iki adet 15.000"er TL"lik çek bedellerinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. İmzası davalı tarafından inkar edilmeyen protokol uyarınca, davalı 31/07/2009 vadeli 1722430 nolu 15.000 TL ve 31/07/2009 vadeli 0000041 nolu 15.000 TL bedelli çekleri iade etme yükümlülüğünü üstlenmiştir. Davacı, mahkemeye sunduğu çek örneklerinde ciro suretiyle hamil konumundadır. Bu çeklerin kendisine iade edilmesi halinde kendisinden önceki cirantalara, lehtara ve keşideciye karşı başvuru hakkını kullanıp, alacağını tahsil edeceğini, ancak kendisine teslim edilmemesi nedeniyle bu haklarını kullanamadığından zarara uğradığını iddia ederek, bu çek bedellerinin davalıdan tahsilini istemektedir. Somut olayda, protokol hükümleri uyarınca, çeklerin davacıya iade edildiğini davalı kanıtlamak zorundadır. Mahkemece açıklanan ilkeler uyarınca, davacının zararının gerçekleştiği kabul edilerek, tarafların delilleri değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.