Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13411
Karar No: 2018/3527
Karar Tarihi: 07.05.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/13411 Esas 2018/3527 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı tarafından, geçit hakkı kurulması isteği üzerine asliye hukuk mahkemesinde açılan davada, mahkeme davalıların reddi savunmalarına karşın 247 ada 26 parsel lehine 331 ada 4 nolu parselde davacıya ait toplam 239,29 metrekarelik kısımda geçit hakkı tesisine hükmetmiştir. Davalıların temyiz itirazı sonucu Yargıtay 14. Hukuk Dairesi bu kararı bozmuştur. Kararda, geçit hakkı kurulurken öncelikle uygun güzergahın saptanması gerektiği, ayrıca aleyhine geçit kurulan taşınmazların bölünmesine yol açmadan geçit tesisinin mümkün olduğu alternatiflerin araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi gereği geçit hakkı verilmesinde özgül şartlar olan önceki mülkiyet ve yol durumu, en uygun komşuya yönelme ilkesi ve taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılmasında genel bir ilke olan fedakarlık denkleştirilmesi prensibine uyulması gerektiği de açıklanmıştır. Ayrıca saptanacak geçit bedelinin taşınmazın niteliğine ve uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2015/13411 E.  ,  2018/3527 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.09.2006 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 26.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilin..., ...Mahallesi, 247 ada 26 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, müvekkilinin yol ihtiyacının karşılanması için geçit hakkı tesis edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davalı ..."e ait olan 331 ada 4 nolu parsel ile dahili davalı ..."e 247 ada 25 nolu parsel aleyhine, 12.01.2015 havale tarihli ekli krokisinde yeşil renk çizgilerle taralı olarak ve b harfi ile gösterilen 89,40 metrekare ve aynı krokide kırmızı renk çizgilerle taralı olarak ve e harfi ile gösterilen 149,89 metrekare olmak üzere toplam 239,29 metrekarelik kısımda davacıya ait 247 ada 26 parsel lehine geçit hakkı tesisine ilişkin hüküm kurulmuştur.
    Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Saptanacak bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Yukarıdaki ilkeler ışığında somut olaya gelince; davacının paydaşı olduğu taşınmazın genel yola ulaşabilmesi için geçit ihtiyacı içinde olduğu hususu uyuşmazlık konusu değildir. Mahkemece hüküm kurulurken belirtilmese de davacıya ait taşınmazın davalı 311 ada 4 sayılı parsele ait taşınmaza ve yola bağlanması için arada bir su arkı bulunduğu dosya içerisinde yer alan krokiden anlaşılmaktadır. Mahkemece geçit verilen 12.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda B harfli ve yeşil ile boyalı geçit yolunda bulunan su arkından geçişin nasıl olacağı hususunda bir belirleme yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece, dava konusu taşınmazları ve çevresindeki tüm yolları gösteren geniş pafta suretleri getirtilerek genel yollara ulaşacak şekilde alternatif geçit güzergahlarının belirlenmesi, 26 sayılı parselin doğusundan yola ulaşmak mümkünse bunun saptanması, tüm alternatiflerin araştırılmasına karşılık davacının taşınmazından kadastral yola ulaşılabilmesi için su arkından geçilmesinde zorunluluk bulunduğu takdirde öncelikle bu geçişin nasıl yapılacağının açıklanması, sonrasında ise davalı ..."e ait 331 ada 4 sayılı parsel üzerinde halihazırda 247 ada 25 sayılı parsel lehine geçit irtifakı bulunduğu ve 331 ada 4 sayılı parselin yükümlülüğü iki kat arttığı gözetilerek geçit bedelinin yeniden hesaplanması gerekir. Mahkemece yukarıda açıklanan şekilde araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    Bu arada dosyanın incelenmesinde; aynı tarih ve sayı numarası alan iki ayrı gerekçeli kararın bulunduğu ve bir kararın yazım tarihinin 01.04.2015, diğer kararın yazım tarihinin ise 16.04.2015 olduğu, UYAP"a kaydedilenin sonraki yazılan karar olduğu anlaşılmakla her iki karar arasındaki çelişkinin giderilmesi gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere göre davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    07.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi