Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2361 Esas 2018/3316 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2361
Karar No: 2018/3316
Karar Tarihi: 10.04.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2361 Esas 2018/3316 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir resmi belgede sahtecilik suçuyla ilgilidir. Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi ve Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesine göre yapılacak tebligatın geçerlilik koşulları tartışılmaktadır. Sanığa gönderilen tebligatın yasalara uygun olmadığı ve sanık müdafi tarafından yapılan temyiz itirazlarının reddedildiği sonucuna varılmıştır. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesi'nin ilgili kararının dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi ve Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesi olarak belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2018/2361 E.  ,  2018/3316 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre yapılacak tebligatın geçerlilik koşulları Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesinde gösterilmiş olup, anılan maddeye göre "adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması" gerekmekte olup; sanığa gönderilen ve 15.08.2014 tarihinde anılan Yasanın 21. maddesine göre düzenlenen tebligat parçasında, sanığın adreste bulunmama sebebinin gösterilmediği, bu kapsamda anılan Yasanın 21 ve Yönetmeliğin 30. maddelerine uygun bir tebligat bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafinin 24/12/2014 tarihinde öğrenme üzerine yaptığı temyizinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamada, toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonucuna uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ile derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 10.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.