Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/18155 Esas 2015/4297 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18155
Karar No: 2015/4297
Karar Tarihi: 17.03.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/18155 Esas 2015/4297 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/18155 E.  ,  2015/4297 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 10. AİLE MAHKEMESİ
    TARİHİ : 19/06/2014
    NUMARASI : 2014/319-2014/494


    Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; tarafların müşterek çocuğu lehine, 2012 yılında hükmedilen 300 TL iştirak nafakasının; çocuğun yaşı, özel okulda eğitime devam ediyor olması ve ihtiyaçlarının artması nedeniyle yetersiz kaldığını ileri sürerek, iştirak nafakasının 300 TL"den 2000 TL"ye çıkartılmasına ve nafakanın gelecek yıllarda belli oranda artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevabında; talep edilen nafaka artış miktarının fahiş olduğunu, çocuğu için ödediği iştirak nafakasının 100 TL artırılarak 400 TL"ye çıkartılmasını kabul ettiğini beyan etmiş; fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, iştirak nafakasının aylık 450 TL"ye yükseltilmesine karar verilmiştir.
    Hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Türk Medeni Kanunu"nun 327/1. maddesinde; Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1. maddesi hükmü gereğince; Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi)
    Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi)
    TMK."nın 331.maddesine göre de; Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.
    Tüm bu hükümler doğrultusunda, mahkemece; iştirak nafakasının artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır.
    Somut olayda; müşterek çocuğun 2003 doğumlu olduğu ve özel bir okulda eğitim gördüğü, davacı annenin gümrük danışmanı olarak çalıştığı, aylık 2500 TL gelirinin olduğu ve aylık 950 TL kira ödediği; davalı babanın ise, özel bir şirkette çalıştığı, aylık gelirinin 2913 TL olduğu ve 500 TL kira ödediği, bir otomobilinin bulunduğu tespit edilmiştir.
    Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, iştirak nafakasına hükmedilen tarih ile bu davanın açıldığı tarih arasındaki geçen süre nazara alındığında; mahkemece, takdir edilen nafaka miktarı azdır. O halde, davalı babanın tespit edilen geliri ile orantılı olacak şekilde, TMK"nın 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken; yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.