15. Hukuk Dairesi 2014/3820 E. , 2014/6473 K.
"İçtihat Metni"Davacılar 1-... Müh. İşleri Ltd. Şti. 2-... Müş. Müh. A.Ş. ile davalı ... İnş. Eml. ... Daire Başkanlığı arasındaki davadan dolayı ... 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18.09.2012 gün ve 2011/46-2012/191 sayılı hükmü onayan Dairemizin 15.04.2014 gün ve 2013/2588-2014/2557 sayılı ilamı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilâmında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK’nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE ve HUMK’nın 442. maddesi hükmünce 226,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyen davacılara yükletilmesine, 10.11.2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
Yanlar arasında imzalanan 10.01.2003 tarihli sözleşmenin götürü bedelli olduğu, davacıların sözleşmedeki yükümlülüğünü yerine getirmesi için öngörülen sürenin davalı iş sahibi ile dava dışı yüklenici arasında kurulan eser sözleşmesindeki işin bitimine bağlı bulunduğu, davacıların üstlendiği kontrollük, müşavirlik, mühendislik hizmetlerinin niteliği gereği ve sözleşmeyi bunları bilerek imzaladıklarından 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 365 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 480. maddeleri uyarınca sözleşme fiyatının artırılması ve bedelin uyarlanması mümkün değildir.
Ancak, davacı ... firmalar 1. bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ve 18.06.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle işin süresinin sözleşmede belirtilen sürenin çok üzerinde uzaması ilave giderlere (seyahat personel ve genel giderler) katlanılmak zorunda kalınması nedeniyle uğranılan zarar ve giderlerin tazminini de istemiştir.
Mahkemece uzayan sürenin götürü ücrete ilave hakkı vermediği, ek ücret verilebilmesi için sözleşmede kararlaştırılan iş miktarının artması gerekeceği, davacıların bu bağlamda uzayan sürede çalıştırmak zorunda olduğu personel ücreti, SGK, muhtasar, ulaşım giderleri gibi giderleri isteyebileceği ancak davalılar defterlerinde yapılan incelemede giderler hesabını oluşturulan kalemler içinde çeşitli giderlerin yer aldığı, ancak bu giderlerin uzayan projelerle olan ilgisi belirlenemediğinden dava reddedilmiştir. Mahkemenin bu gerekçesinden uzayan dönemdeki projelerle ilgili personel ücreti, SGK, muhtasar, ulaşım gibi giderlerin istenmesi mümkün olmasına rağmen kanıtlanamadığından kabul edilmediği anlaşılmaktadır.
Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 98/II. maddesi gereğince haksız fiillerden sorumluluğa ilişkin hükümle kıyasen sözleşmeye aykırılık hallerine de uygulanacaktır. Tazminatın belirlenmesi ile ilgili 818 sayılı BK’nın 42. maddesinde zararın ispatı davacıya düşer ise de; zararın gerçek miktarının ispat edilmesinin mümkün olmaması halinde hakimin halin mutad cereyanı (olayların olağan akışı) ve zarar görenin aldığı tedbirleri dikkate alarak adalete uygun olarak takdir edileceği şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Bu durumda mahkemece devam eden işlerde uzayan sürede davacıların bu işlerde çalıştırmak zorunda olduğu personelin ücretleri bunların SGK ödemeleri, muhtasar ve ulaşım giderleri ile ilgili isteyebilecekleri miktar konusunda davacılar ile davalının bu işle ilgili kayıt ve belgeleri üzerinde yeniden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınması, buna rağmen bu dönemle ilgili giderlerin hesaplanamaması halinde 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 42. maddesine göre mahkemece adalet ve hakkaniyete uygun bir gider belirlenerek bu miktarda alacağa hükmedilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın reddi doğru olmamıştır. Yerel mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekir. Davacıların karar düzeltme taleplerinin kabulü ile hükmün bozulması düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun red kararına katılamıyoruz.