Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14033
Karar No: 2014/23295
Karar Tarihi: 25.12.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/14033 Esas 2014/23295 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Antalya 3. İş Mahkemesi'nde görülen alacak davasında, davacı işçi, sebepsiz olarak iş akdinin feshedildiğini ve alacaklarının ödenmediğini iddia etti. Davalı işveren ise davanın reddini istedi. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar verdi ve taraflar arasındaki uyuşmazlık, işçinin yıllık izinlerini kullanıp kullanmadığı ve kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasına odaklandı. Kararda, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği belirtildi ve yıllık izin konusunda ispat yükünün işverene ait olduğu vurgulandı. Kararda, iş sözleşmesinin feshi şartının yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için önemli olduğu belirtilerek, önceki dönemde kullanılmayan izin ücretlerinin tam olarak ödenmemesi halinde, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı yapılabileceği ifade edildi. Ayrıca, işçinin önceki çalışma döneminde kullandırılmayan izinlerinin sonraki çalışma sürelerine eklenmesinin gerektiği açıklandı. Kararda, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 54 ve 59. maddeleri de detaylı olarak açıklandı. Bu maddelerde, işçinin yıllık izin haklarına ve hesaplamasına ilişkin hükümler yer almaktadır.
7. Hukuk Dairesi         2014/14033 E.  ,  2014/23295 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Antalya 3. İş Mahkemesi
    Tarihi : 15/04/2014
    Numarası : 2012/100-2014/178

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK"nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
    2-Davacı vekili, davacının 06.09.2007-08.02.2012 tarihleri arasında Akdeniz Bölge Müdürü olarak çalıştığını, iş akdinin sebepsiz olarak davalı işveren tarafından feshedildiğini, hak ettiği işçilik alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla mesai, ücret ve yemek bedeli alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işçinin yıllık izinlerini kullanıp kullanmadığı ve işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadı.
    4857 sayılı İş Kanununun 59"uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir. Aktin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. 4857 sayılı Kanunun 54"üncü maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin hakkı belirlenmelidir. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz.
    Somut olayda davacı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmakla birlikte, 2011 yılı için 4 gün, 2012 yılı için 14 gün yıllık izin karşığı ücret talep ederek yıllık izin alacağı konusunda talebini hangi yıllardan kaç gün yıllık izin alacağı bulunduğunu gün sayısı da belirtmek suretiyle açık ve net bir şekilde sınırlandırmıştır. Bu hususun artık taleple bağlılık ilkesi çerçevesinde değerlendirilmesi gerekirken, talebi aşacak şekilde yıllık izin hak edişine yer veren bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuş olmasında isabet görülmemiştir. Ayrıca bir kısım yıllık izinlerin davacıya kullandırıldığını gösteren, geç sunulduğu için bilirkişi raporunda değerlendirme dışı kalan yıllık izin belgelerinin dikkate alınmamış olmasıda hatalıdır. Bu sebeplerle yıllık izinle ilgili tüm belge ve bilgilerin birlikte değerlendirilip, davacının da açıkça ve bu husustaki talebiyle kendisini sınırladığı hususu da dikkate alınarak varsa yıllık izin alacağının doğru bir şekilde hesap edilmesi, gerekirse bu hususda ek bilirkişi raporu aldırılarak doğru ve tereddüte yer vermeyecek şekilde hüküm kurulması gerekir. Yazılı şekilde karar verilmiş olmasında isabet görülmemiş kararın bu gerekçelerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi