19. Hukuk Dairesi 2015/18367 E. , 2016/8582 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında 29/05/2009 tarihli 5 yıl süreli otogaz bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşme yürürlükte iken dava dışı...A.Ş. tarafından müvekkili ve davalı aleyhine açılan intifa hakkına dayalı men"i müdahale ve kal davasının kabul edildiğini, lpg satışının durdurulduğunu, müvekkilinin uğradığı zararının tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla kar kaybı, yıpranma payı ve kira bedellerine karşılık 15.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında yıpranma payı bakımından davalı ile anlaşmaya varıldığından bu talepten vazgeçtiğini beyan etmiştir.
Davalı şirket temsilcisi yargılamaya katılmamıştır.
Mahkemece, toplanan delillere göre, bilirkişi kök raporunda ihtimalli hesaplama yapıldığı, dava tarihine göre yapılan hesaplamada davacının toplam zararının 30.494,85 TL olduğu, sözleşmenin olağan sona erme tarihine göre yapılan hesaplamada davacının toplam zararının 250.001,14 TL olduğu, davacının rapora itirazı üzerine alınan ek raporda birinci ihtimalde zararın 38.118,56 TL, ikinci ihtimalde zararın 312.501,43 TL olduğunun belirtildiği, davacının ıslah işlemlerini yapmadığı, bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarının davacının talep ettiği 15.000 TL den yüksek olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, cezai şart yönünden takdir edilen 15.000 TL tazminatın davalıdan tahsiline, kar mahrumiyeti talebinin reddine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Anayasanın 141/III hükmüne göre, “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” HMK."nın 297. maddesinde de mahkeme kararının içeriğinde bulunması gereken öğeler açıklanmıştır. Gerekçe, kararın denetiminin yapılabilmesi ve tarafların kararın doğruluğu veya yanlışlığı konusunda fikir sahibi olmasını sağlayarak kanun yollarına başvurma konusundaki tutumlarının belirlenebilmesi açısından önemli bir işlev görür. Bu Anayasal ve yasal zorunluluklara rağmen, mahkemece verilen kararda HMK"nın 297. maddesine aykırı davranılarak kararın gerekçesiz olarak yazılması usul ve yasaya aykırıdır.
Kaldı ki, davacı vekili, dava değerini 15.000 TL olarak gösterip bu miktar üzerinden dava harçlarını yatırmış ve talep olarak fazlaya dair hakları saklamak kaydıyla kar kaybı, yıpranma payı ve kira bedeline karşılık 15.000 TL tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece talep edilen 15.000 TL"nin ne kadarının kar kaybı, ne kadarının yıpranma payı, ne kadarının kira bedeli olduğu açıklattırılmadığı gibi, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 15.000 TL cezai şartın davalıdan tahsiline, kar kaybının ispatlanamadığından reddine ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine şeklindeki karar dava değeri ile de çelişkili olup infazda tereddüt yaratacak nitelikte olduğundan usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.