Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14883
Karar No: 2019/7891
Karar Tarihi: 29.11.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14883 Esas 2019/7891 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/14883 E.  ,  2019/7891 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu,... Köyü çalışma alanında bulunan 127 ada 4 parsel sayılı 7.950,71 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ve tarla vasfıyla davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında, tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile, 24.05.2016 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (B) harfi ile yeşil renkte gösterilen 887,12 metrekarelik taşınmaz bölümünün aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle davacılar adına eşit paylarla tapuya kayıt ve tesciline, kalan kısmın ise aynı ada parsel numarası ve nitelikleri ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, çekişmeli taşınmaz bölümünün miras bırakanları ...’tan geldiğini, ölümü üzerine mirasçıları arasında yapılan taksimle kendilerine kaldığını ileri sürerek tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlar, davalı ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde davacılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Keşifte beyanlarına başvurulan yerel bilirkişiler ... ve ... beyanlarında, iki taşınmaz arasındaki yükseltinin sınır olduğunu, yükseltinin dereye indiği yerde kavak ağacı bulunduğunu, kavak ağacının sağ tarafının davalı, sol tarafının ise ... tarafından kullanıldığını belirttikten sonra, mahalli bilirkişi ... ayrıca, kavak ağacının davalıya ait taşınmazda kaldığını; yerel bilirkişi ... ise, iki taşınmaz arasında bulunan yükseltinin taşınmazlar arasında sınır oluşturduğunu, zeminde ise kavak ağacı bulunduğunu ve bu ağacın ..."ın taşınmazında kaldığını beyan etmişlerdir. Bu haliyle mahalli bilirkişilerin beyanları arasında çelişki bulunduğu ve bu husus hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda da belirtildiği halde, mahkemece söz konusu çelişki yöntemince giderilmediği gibi, çekişmeli taşınmaz bölümünün kime ait olduğu, kim tarafından ne şekilde kullanıldığı, davacıların babası ...’e ait olup olmadığı, ...’e ait ise davacılara taksimen kalıp kalmadığı hususları yöntemince araştırılmamış, yerel bilirkişi ve tanıkların çelişkili ve soyut beyanlarına itibar edilmiş; teknik bilirkişi raporunda, yerel bilirkişi beyanlarının çelişkili olduğu, ancak yerel bilirkişi beyanları esas alınarak ölçüm yapıldığı belirtildiği ve beyanlarda geçen yükselti ve kavak ağacı raporda ve krokide gösterilmediği halde, eksik ve denetime elverişli olmayan söz konusu rapor ve kroki hükme esas alınmış ve dava konusu taşınmaz bölümünün eklenmesi istenilen 127 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara ait tespit tutanaklarının onaylı örnekleri ve varsa dayanağı belgelerin onaylı örnekleri getirtilip incelenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, davacılar taksime dayandıklarını ve 127 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların kendilerine isabet ettiğini ve dava konusu yerin de bu parsellerle birlikte kullanıldığını belirtmelerine karşın, murisin diğer mirasçıları olan ... ve...’ın davaya muvafakatlerinin hangi sebeple alındığı dosya kapsamından anlaşılamadığından, bu hususta oluşan çelişkinin giderilmesi amacıyla davacılara iddiaları açıklattırılarak, taşınmazların kendilerine murislerinden ne şekilde intikal ettiği sorulmalı ve bu şekilde davacıların taleplerinin ne olduğu kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra dava konusu taşınmaz bölümünün eklenmesi istenilen 127 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara ait tespit tutanaklarının onaylı örnekleri ve varsa dayanağı belgelerin onaylı örnekleri getirtilmeli ve bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi ve ziraatçi bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, taşınmaz bölümünün öncesinin ne olduğu, taşınmaz bölümü üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, davacıların babası ...’e ait olup olmadığı, ...’e ait ise davacılara taksimen kalıp kalmadığı, taşınmazlar arasındaki sınırın neresi olduğu hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, önceki keşif beyanları da dikkate alınarak beyanlar arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişiden, çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliği ve kullanım durumu ile davacılara ait dava dışı taşınmazlar ile arasındaki sınırı kesin olarak fotoğraflarla gösterir şekilde belirleyen ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden, davacılara ait dava dışı taşınmazlar ile dava konusu taşınmaz arasındaki sınırın neresi olduğunu ve esas alınan sınırı gösterir şekilde, keşif ve uygulamaları izleyip denetlemeye olanak verir, ayrıntılı rapor ve kroki düzenlenmesi istenilmeli ve sonrasında tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi