Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12359 Esas 2018/3981 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12359
Karar No: 2018/3981
Karar Tarihi: 28.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12359 Esas 2018/3981 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/12359 E.  ,  2018/3981 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ...Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14/07/2016 tarih ve 2014/1432-2016/788 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile 02.12.2005- 30.06.2013 tarihlerinde satış personeli olan davalı arasında imzalanan hizmet sözleşmesi uyarınca davalının, hizmet aktinin bitiminden itibaren 2 yıl süre ile Bursa ve Eskişehir illerinde rakip bir şirkette çalışmayacağını, aksi halde son yıllık toplam maaşı tutarında ceza ödeyeceğini taahhüt ettiğini, sözleşmesinin sona ermesinden sonra davalının Bursa İlinde kendi adına aynı işle iştigal ettiğinin öğrenildiğini, davalının son aldığı ücretin net 1.148,60 TL olduğunu, yıllık 13.783,20 TL"ye tekabül eden cezai şart alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin davacıda çalışmaya başlamasından sonra 2011 yılında işten çıkarma tehdidi ile takibe dayanak yapılan hizmet sözleşmesinin incelettirilmeden ve okunmadan personele imzalattırıldığını, sözleşmenin iş güvenliği ile ilgili olduğunun söylendiğini, bir an için sözleşme geçerli kabul edilse dahi müvekkilinin davacıda teknik servis elemanı olarak çalıştığını, satış ve pazarlamada görev almadığını, gizli bilgileri öğrenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, rekabet yasağına ilişkin şartın ancak işçinin müşterileri tanımasından ve esrara nüfuzundan, yani sırları öğrenmesinden yararlanarak işverene hissolunacak derecede zarar verebileceği hallerde geçerli olabileceği, somut olayda teknik servis elemanı olarak çalışan davalının yasanın koruma amacı güttüğü düzeyde bir bilgiye veya şirket know how bilgisine sahip olmadığı, davalının sahip olduğu bilgilerin ise işverene önemli ölçüde zarar verme ihtimali doğurmadığı, bu sebeple sözleşmede yer alan rekabet yasağı hükmünün geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, işlemin gerçekleştiği tarih itibariyle 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 1. maddesi uyarınca 6098 sayılı TBK"nın 444/2. maddesi uygulanması gerekmekteyse de bu Kanunun uygulanması halinde dahi sonucun değişmeyecek olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 28/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.