16. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/17772 Karar No: 2019/7886 Karar Tarihi: 29.11.2019
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/17772 Esas 2019/7886 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2016/17772 E. , 2019/7886 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 29 parsel sayılı 5.816,75 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1/2"şer hisseyle davalı ... Kaynak ve kök murisi ... adına tarla vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın tamamının babaları ..."tan irsen intikal ettiğini belirterek, tamamının kök muris adına tespit ve tescil edilmesi gerektiği iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 104 ada 71 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptaline ve miras payı oranında davacı adına tesciline, dahili davalılar ... ve ... yönünden yöntemine uygun dava açılmadığından haklarındaki davanın reddine, davalı ... ve ..."e yönelik açılan davanın ise husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir; hüküm, davacı vekili ve davalılar ... ve... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, tarafların müşterek murisi ..."tan intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekesinin taksim edilmediği gerekçesi ile 104 ada 70 sayılı taşınmaz hakkında yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, davacı dava dilekçesinde, dava konusu 104 ada 29 parsel sayılı taşınmazın müşterek muristen kaldığını buna karşın tespit sırasında 1/2 payının muris babası ... adına, diğer 1/2 payının ise kardeşi davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini öne sürerek, taşınmazdaki davalı ... payının iptali ile taşınmazın müşterek murisin mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmış olduğu halde bilahare sunduğu 14.02.2012 tarihli harçsız dilekçesiyle, dava dilekçesinde bir kısım parselleri unuttuğunu belirtip, dava konusu 104 ada 29 parsel ile 104 ada 71 ve devamındaki parselleri de dava ettiğini ileri sürerek davasını ıslah ettiğini belirtmiştir. Keşif tutanağı içeriğinden keşfin 104 ada 71 parsel sayılı taşınmaz başında yapıldığı; ancak, fen bilirkişisi tarafından taşınmazın yerinin belirlenemediğinin belirtilmesi ve davacı vekilinin talebi, davalı vekilinin de kabulü üzerine koordinat alınmak suretiyle mahalli bilirkişi ve tanıklardan beyan alındığı; fen bilirkişi raporunda da davacının iddiasına konu edilen ve keşif sırasında hakkında beyan alınan taşınmazın esasında 104 ada 70 parsel sayılı taşınmaz olduğunun belirtildiği ve mahkemece bu parsele yönelik karar verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 29.06.2011 tarih, 2011/1-364 Esas ve 2011/453 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ıslahla kastedilen, dava konusu edilen hususların genişletilmesi veya değiştirilmesi olup dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmamaktadır. Dolayısıyla dava konusu 104 ada 29 parsel sayılı taşınmaz dışında başka bir parselin ıslah yoluyla dava konusu haline getirilmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca; Mahkemece dava dilekçesinde belirtilen dava konusu 104 ada 29 parselle ilgili olarak araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği halde, dava konusu olmayan 104 ada 70 parselle ilgili araştırma ve inceleme yapılıp bu parsele yönelik hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.