MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin 10/01/2008 tarihinde Fortisbank A.Ş.’de çalışmaya başladığını, müvekkiline işten çıkması konusunda baskı yapıldığını ve çalışma şartlarının ağırlaştırıldığını, 16/05/2010 tarihinde müvekkilinin işi bırakmak zorunda kaldığını, Fortisbank A.Ş.’nin tüm personeli ve borçları ile birlikte davalı Türk Ekonomi Bankası tarafından satın alındığını, müvekkilinin hak kazandığı işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ile hafta tatili ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının 10/01/2008-05/04/2010 tarihleri arasında Fortisbank A.Ş.’de çalıştığını, Fortisbank A.Ş.’nin, 25/01/2011 tarihi itibariyle tasfiyesiz infisah ederek, müvekkili Türk Ekonomi Bankası A.Ş. ile birleştiğini, davacının istifa etmiş olması sebebiyle tazminat alacaklarına hak kazanmadığını, fazla çalışma ile hafta tatili ücreti taleplerinin de haksız olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’de çalışmasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, dosyaya davalı tarafça sunulan işyeri kayıtlarının incelenmesinden, davacının Fortisbank A.Ş.’de 10/01/2008-16/05/2010 tarihleri arasında çalıştığı anlaşılmaktadır. Davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’nin cevap dilekçesinde belirttiği üzere ve ayrıca dosyaya sunulan belgelerle de sabit olduğu üzere, Fortisbank A.Ş. 2011 yılında tasfiyesiz infisah yoluyla davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş. ile birleşmiş ve bu suretle tüzel kişiliği sona ermiştir. Külli halefiyet ilkesi gereğince, Fortisbank A.Ş.’nin tüm hak, alacak, borç ve yükümlülükleri davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’ye geçmiştir. Dolayısıyla, davacının, varsa işçilik alacaklarından külli halef olan davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’nin sorumluluğu vardır. Davanın, Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’ye yöneltilmesinde bir usulsüzlük yoktur. Bu halde, mahkemece, gösterilen delillerin eksiksiz toplandıktan sonra, iddia, savunma ve tarafların delillerinin tartışılması suretiyle, dava konusu alacaklara hak kazanılıp kazanılmadığının değerlendirilmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davacının davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’de çalışmasının bulunmadığı şeklinde açıklanan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Yukarıda yazılı sebepten kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.