Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-... hakkında kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden, UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre sanık ..."ın 22.05.2016 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, bu husus araştırılarak sonucuna göre sanığın öldüğünün tespit edilmesi halinde, sanık hakkındaki kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 64/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca düşmesine karar verilmesi zorunluluğu, 2-Sanık ... hakkında kasten yaralamaya teşebbüs ve silahla tehdit eylemlerinden kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden; Sanığın aşamalarda üzerine atılı suçlamaları kabul etmemesi, olay sırasında mağdurlarla birlikte aynı masada oturan tanık ..."nın sanıkların ellerinde sopayla iş yerinin camlarına vurarak kırdıklarını; sanığın soruşturma aşamasında şikayetlerinden vazgeçen müştekilere küfür ve tehdit ettiğini duymadığını ifade etmesi; bu durumun ani gelişen kavga olayında TCK"nın 106/3. maddesinde düzenlenen hüküm kapsamında olmadığı, yalnızca mala zarar verme eylemini oluşturabileceği, ayrıca mağdurlardan ..."un, sanık ..."ın sandalye fırlattığını; mağdur ..."un ise temyiz dışı sanık ..."ın sandalye fırlattığını ifade etmesi karşısında, mağdurların beyanları arasındaki çelişki giderilmeden ve yalnızca mağdurların beyanlarına dayanılarak sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.