Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- O yer Cumhuriyet savcısının 17/09/2019 tarihinde sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmü 1412 sayılı CMUK"nın 310/3. maddesinde öngörülen bir aylık yasal süreden sonra 30/10/2019 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Sanık hakkında ..."a yönelik silahla tehdit ve yaralama eylemlerinden verilen mahkumiyet hükümlerinin temyizinde ise; Sanığa yükletilen silahla tehdit ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak; Bozma öncesi verilen ilk mahkumiyet hükümlerinde kasten yaralama suçundan neticeten 2.240 TL adli para cezası, silahla tehdit suçundan neticeten 3.000 TL adli para cezasına hükmedildiği ve bu hükümlerin yalnızca sanık tarafından temyiz edilmiş olması karşısında; bozma sonrası verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının kesinleşmesinden sonra deneme süresi içinde yeniden suç işleyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükümler açıklanırken adli para cezalarının kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeyerek; hapis cezalarına hükmedilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı, sanık ..."in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktalarının; hükümlerde yer alan ""yaralama suçundan 3 ay 22 gün hapis cezası ve silahla tehdit suçundan 5 ay hapis cezasının verilmesine"" ilişkin kısımların hükümlerden çıkartılarak; ""kasten yaralama suçundan 2.240 TL adli para cezası, silahla tehdit suçundan 3.000 TL adli para cezasına hükmedilmesine, TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca yaralama suçundan verilen 2.240 TL adli para cezasının 1"er ay ara ile 22 eşit taksit ile ödemesine, tehdit suçundan verilen 3.000 TL adli para cezasının ise 1"er ay ara ile 24 eşit taksit ile ödenmesi cümlelerinin eklenmesine ve sonuç olarak adli para cezalarına hükmedilmiş olması nedeniyle sanık hakkında TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısımlar karardan çıkarılması" biçiminde diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan HÜKÜMLERİNİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.