20. Ceza Dairesi 2016/2487 E. , 2017/1886 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : 20. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Olay tarihinde başka bir suçtan hükümlü olan sanığın, izin dönüşü yanında getirdiği esrar maddesini cezaevine sokarak haklarında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak denetimin gereklerine uygun davranmaları nedeni ile kamu davasının düşmesi kararı verilen sanıklar ... ve ... ile birlikte içtikleri belirtilerek sanık hakkında "ceza infaz kurumuna yasak eşya sokma" ve "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçlarından cezalandırılması istemiyle 14.09.2007 tarih 2007/8165 numaralı iddianamenin düzenlendiği, Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/526 esas sayılı dosya ile kovuşturmanın yürütüldüğü, Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 26.11.2007 tarihli duruşmada sanık hakkındaki "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçuna ilişkin davanın tefrikine karar verilip 08.01.2008 tarih 2008/1 esas, 2008/8 karar sayı ile görevsizlik kararı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin tefrik edilen dava dosyasının kesinleşme sonrasında Sulh Ceza Mahkemesine gönderildiği, Adana 2. Sulh Ceza Mahkemesi"nin karşı görevsizlik kararı vermeyip davanın yargılamasını yaptığı ve 09.01.2014 tarih 2013/1179 esas ve 2014/34 karar sayılı mahkumiyet kararını verdiği, bu kararın ise Dairemizin 13.10.2015 tarih 2015/4446 esas 2015/4034 sayılı ilamı ile 6545 sayılı kanun ile TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişikliklerin değerlendirilmesi için bozulduğu anlaşılmıştır.
Sanık tek olan eylemi ile "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" ve "ceza infaz kurumuna uyuşturucu madde sokma" suçlarını işlemiş olup, TCK"nın 297. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde, 1. fıkradaki suçun konusunu oluşturan eşyanın temin edilmesi veya bulundurulmasının ayrı bir suç oluşturması halinde, fikri içtima hükümlerine göre belirlenecek cezanın yarı oranında artırılacağı öngörülmüş olup, sanık hakkında “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu ile subut bulması halinde “ceza infaz kurumuna yasak eşya sokma” suçundan ayrı ayrı uygulama yapılarak sonuç cezaların bulunması, daha ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın TCK"nın 297. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi gereğince yarı oranında artırılarak sonuç cezanın saptanması gerekmekte olup, Adana 14. Asliye Ceza Mehkemesi"nin 2007/526 esas sayılı dosyası derdest ise davaların birleştirilmesi, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyanın aslı ya da onaylı örneğinin dosya içine alınıp incelenerek bütün deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre;
a)28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır " hükmü gereğince sanığa Kahramanmaraş Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünün 25.09.2013 tarihinde tebliğ olunan uyarı davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; ancak sanığın yasal sürede müracaat etmemesi üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtarat gönderilmediğinin anlaşılması karşısında; sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkûmiyet kararı verilmesi,
b) TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi ve hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumlarının yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 21/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.