23. Hukuk Dairesi 2015/4009 E. , 2016/3761 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:.... Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya karşı açmış olduğu alacak davasını kazandığını söz konusu borcu ödemesi için şirkete birkaç defa başvuruda bulunduğunu şirketin ödemeyi yapmadığını bunun üzerine....İcra Müdürlüğünün...sayılı dosyası üzerinden takibe geçilerek icra emri gönderildiğini ancak davalının borcunu ödemediğini ileri sürerek borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava konusu etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma tüm dosya kapsamına göre, takibin ilama dayalı olduğu, takibin kesinleştiği, takip konusu alacağın ödenmediği, davanın dayandığı iflas sebebine göre depo kararı vermeye gerek olmadığı, ilandan sonra takibin usulüne uygun olarak yapıldığı, kesinleştiği ve ödemenin yapılmadığı, takibe ve davaya bir itiraz olmadığı, davalı borcu ödediğine dair bir delil sunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir,
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece İİK"nın 164/2. maddesi uyarınca iflas davalarında temyiz süresinin 10 gün olduğu, her ne kadar son celse duruşma tutanağında gerekçeli kararda temyiz süresi 15 gün olarak belirtilmiş ise de kanunda belirtilen sürelerin hakim tarafından uzatılması veya kısaltılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile temyiz isteminin süre yönünden reddine dair verilen 18.02.2015 tarihli ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece gerekçeli kararda temyiz süresinin 15 gün olarak belirtilmesi ve Anayasa Mahkemesi"nin 26.06.2014 tarih ve 2012/855 Başvuru sayılı kararı ile 26.02.2015 tarih ve 2013/3954 Başvuru sayılı kararı gözetilerek, hukuki belirsizlik bulunduğu gerekçesiyle, 15 günlük temyiz süresi içerisinde hükmün temyiz edilmesi durumunda, Dairemizce davacının mahkemeye erişim hakkı kapsamında temyiz itirazları inceleneceğinden, davalı vekilinin 15 günlük sürede yaptığı 13.01.2015 tarihli temyiz itirazının incelenmesi gerektiği anlaşılmış olmakla, mahkemenin 18.02.2015 tarihli anılan temyiz isteminin süreden reddine ilişkin ek kararının kaldırılması gerekmiştir.
2)Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulüyle, 18.02.2012 tarihli ek kararın kaldırılmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, ek karar yönünden alınan onama harcının istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.